Açıkçası başlangıçta işin bu boyuta dönüşebileceğini düşünmemiş. “Büyük iddiaları yok Bodrum Masalı’nın,” diyor. “Herkesin hayatta yaşayabileceği, ya da tanıdığı birinin başına gelebilecek bir hikayesi var. Büyük anları küçük detaylarda gizli bir proje. Hep peşinde olduğum ama yakalamakta, bulup çıkartmakta zorlandığım bir şeydi. Tecrübeliyseniz, ve belli parametreleri bir araya getirebilirseniz büyük sahne çekmek yapılmayacak iş değil. Ama küçük bir sahneyi çok büyük bir sahne haline getirmek, bana göre yetkinlikle ilgili bir mesele olduğu için keyiflidir.” Sinemada da bu tür sahnelerle özel ilişki kuruyor. “Yönetmen ya da senaristin entelektüel tarafınıza küçük göndermeler yapması, onu yakalamak çok heyecan verici geliyor bana. Interstellar gibi, gişe beklentisiyle yapılmış büyük bir Hollywood işinde bir anda bir Dylan Thomas şiiri duymak gibi. Yerimde oturamamıştım. Karakterlere bir şiirden bir pasaj okutmak hep yapılır da, bir baba kız ilişkisinin içine bu şiiri bu kadar şık entegre etmek müthişti.
Bodrum Masalı dizisinin setinde müthiş anlar yaşanıyor!
901
Önceki gönderi