Kariyerimde ise ilk ‘Küçük Hanımefendi’ adlı diziyle ekranda oldum. Ondan sonra BKMile yaptığımız ‘Deliha’ filmiyle de o farkındalık başladı, ‘Racon’la perçinlendi, ‘Kiralık Aşk’la da tam istediğimiz noktaya geldi. Arada ‘Bugünün Saraylısı’ da var. Onu da es geçersem ayıp etmiş olurum. ‘Benim İçin Üzülme’de ise 17-18 yaşlarında bir genci canlandırmıştım. Spor tutkusu olan, Trabzonspor’da futbol oynamak isteyen biri. O karakter sadece ilk bölümde vardı. Geri kalan bölümlerde ise diziye ‘flashback’ olarak devam etti. Ama hakikaten beni en çok tatmin eden işlerden biriydi, çünkü karakter o kadar çok sevildi ki öldüğü günden sonra Trabzonspor tribünlerinde, “Kalbimizi kazandı” diye büyük bir pankart açtılar. Yani o tabloyu gördükten sonra insan herhalde doğru yoldayım diye düşünüyor, mutlu oluyorsunuz.
Elçin Sangu dizide sıcakkanlı bir genç kadın
Peki bu yolculukta ‘Kiralık Aşk’ nasıl bir yere sahip? Set atmosferi nasıl?
Elçin Sangu: Ben başlarken de bu işe inanılmaz inanıyordum. Çok güzel ekiplerle çalıştım ama hiç bu kadar kenetlenmiş bir ekiple çalışmamıştım. Gerçekten çok mutlu olarak çalıştığım herhalde en büyük iş bu.
Barış Arduç: Çok güzel. Zaten işin bu kadar iyi reyting alması, güzel yerlere gelmesinin sebebi bu. Bu başarıda mutlaka ekibin önemi vardır.