Ana sayfa Dizi İzle İlyas, Tipi’yi vuracak mı? – Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz 115. Bölüm

İlyas, Tipi’yi vuracak mı? – Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz 115. Bölüm

tarafından ker_def

Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisinin 115. bölümü 13 Kasım Salı akşamı izleyicilerle atv ekranında buluştu. Oktay Kaynarca, Ozan Akbaba, Tarık Ünlüoğlu’nun başrolündeki dizinin yeni bölümünde yine dikkat çeken sahneler vardı. 115. bölümden bazı sahneler dizinin youtube resmi sayfasında yayınlandı. Hızır’ın “Düşmanlarımız eskisi gibi gözümüzün içine bakmıyor, sırtımızdan hançerliyorlar!” sözü dikkat çekiciydi.

Videodan 115. bölümden başlıktaki sahneyi izleyebilirsiniz.

115. bölümde yaşananların detayı şöyle:

İlyas, itaatsizlikle suçlayarak, sildiğini söylediği Alparslan’ı, otelinde dahi görmek istemiyordur. Hızır da iki Çakırbeyli arasındaki anlaşmazlıktan rahatsızdır. Köşesine çekildikten sonra, ailenin reisi olarak tayin ettiği İlyas’a yapılan hatayı kendine yapılmış kabul eder. Alparslan, amacının ailesini korumak olduğunu söylese de, böyle bir savunmanın Hızır için bir geçerliliği yoktur.

Alpaslan yine de sınırları zorlamak zorunda olduğunu düşünmektedir. Fedailere net bir mesaj yollar: Ya haini verin ya da ben yokum! İzzet’in önündeki engelleri tek tek ortadan kaldıran Ateş için çember daralmıştır. İlyas dört bir yandan saldırırken, İzzet ve Ateş tekrar bir araya gelerek, ortaklıklarını devam ettirebilmek adına büyük bir oyun hazırlar. Herkesin yıkımına neden olabilecek bu oyunun kurbanı ise Tipi olacaktır…

DİZİNİN KARAKTERLERİ

Oktay Kaynarca
Hızır Çakırbeyli

Annesi ona Hızır diye hitap ediyor, alemde Hızır Reis olarak anılıyor ve sevenleri ona Çakır diyor. Çakır’ın hayatını değiştiren olay ise ağabeyi Ömer’in hasımları tarafından öldürülmesidir. Çok sevdiği ağabeyinin ondan istediği tek şey olan mühendis olmayı rafa kaldırıp, ağabeyinin intikamını alarak önce cezaevine sonra yeraltı dünyasına giriyor. Hızır eski kulağı kesiklerdendir, her şeyi duyar… İçindeki ses ona en büyük olacağını söylüyor ama bir taraftan da diyor ki hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…

Tarık Ünlüoğlu
Ünal Kaplan

Yeraltı dünyasını büyük bir aile gibi düşünmek gerekir. Bu ailenin lideri de Ünal Kaplan’dır; ve Ünal kaplan asla av olmak niyetinde değildir. Tehdit olarak gördüğü kimse uzun süre yaşayamaz. En büyük olmak onun vazgeçilmezidir. Hızır Çakırbeyli’nin zekası ve gücüyle zirve yolunda ilerlediğini fark ettiği an artık onun en büyük düşmanı olmuştur. Vicdan ve merhamet duygularından yoksundur. Hayattaki tek zaafı kızıdır…

Yunus Emre Yıldırımer
Alpaslan Çakırbeyli

Çakır’ın ağabeyi Ömer’den aileye kalan tek miras… Çakır’a göre o bir dahi ve ailenin yüz akı… Melek gibi bir çocuk… Alpaslan aklının yanı sıra çok da merhametli… Babasını kaybettikten sonra annesi çocuğunu büyütürken yalnız olmamak için helal süt emmiş bir profesörle evlenmek ister. O günden sonrada aileden aforoz edilir. Alpaslan dahil ailede kimse onunla görüşmez… Meryem Çakırbeyli hariç….

Ozan Akbaba
İlyas Çakırbeyli

Çakır’ın kardeşidir. Abisinin onun hakkında en haklı olduğu konu fevri olması, gözü döndüğü zaman aklını kaybetmesi… Abisi de kendisi kadar öfkeli aslında ama nasıl yapıyorsa yapıyor bunu bastırıp hep doğru zamanda intikam almayı başarıyor. Kendisini en çok Ünal’ın oturduğu koltukta hayal ediyor… Onun gibi şık, onun gibi güçlü, onun gibi çapkın olmak istiyor… Sadece zamana ihtiyacı var, yoksa bu üç özelliğe sahip…

Sabina Toziya
Hayriye Çakırbeyli

Çakırbeyli ailesinin mihenk taşı. Hızır Çakırbeyli’nin annesi. Bu ailenin kadınlarının dünleri yoktur bugünlerinin geçici olduğunu bilirler; yarın için mücadele eder dururlar. Hayriye Çakırbeyli de kocasının ölümünden sonra bu aileyi dimdik ayakta tutmuştur. Çok güçlü, otoriter ve geleneklerine bağlı bir Karadeniz kadınıdır.

Kenan Çoban
Fahri

Etrafındaki insanlar tarafından psikopat diye tarif edilen fakat yanında olan adamlara son derece sadık, kendi canını tehlikeye atabilecek kadar vefalı, bir o kadar da görev adamı. Bir süre hapiste yatmış iyi bir gözlemci. Bu gözlemleri sonucunda iyinin kötünün ayırdına varabilen, insanlara buna göre tavır takınan ve tavrını gizlemeyen, sözünü esirgemeyen biri.

Turgay Tanülkü
Şahin Ağa

Ömrünün neredeyse yarısını hapiste geçirmiş, eski usul bir adam. Uzun süre yaşadığı hapishane hayatına alışmış, dışarıdaki düzene ayak uydurmak zorunda kalmak ona zor gelir. O şahsına münhasır kişiliğiyle asla birilerinin adamı olamayacak bir karakter. Eski otoritesi hiç sarsılmamış, etrafı tarafından sevilen sayılan, adaletten ayrılmayan bu yüzden sözü kanun bilinen biri.

Haydar Şişman
Hurşit Dere

50 yaşında…Çakırbeylilere baba yadigarı… Köyünden uzak Hayriye’nin oradaki eli, gözü, kulağı… Emanetin kıymetini bilen, ihanetin adını bilmeyen bir adam… Ömrünü gözlerini açtığı konağa adamış, o konaktakilere yıllarca hizmet eden babasının yolundan hiç ayrılmamış biri… Doğru bildiğinden şaşmayan, sözünü esirgemeyen, tezcanlı aynı zamanda Karadeniz kadar sert, aksi ve inatçı…Kimi için merhametli kimi içinse acıması olmayan bir cani… Tabii bunun da var bir sebebi. Gönlünü taşa döndüren eski sevdasıyla bir başına geçen yılları gibi…

Yalçın Hafızoğlu
Hızır Ali Çakırbeyli

Hızır ile Ceylan’ın oğlu. Annesi tarafından yıllarca yurt dışında bir sır gibi saklanan, Çakırbeyli ailesinin sürpriz gerçeği. Babasız büyüdüğü için biraz hırçın biraz da asi. Bazen patavatsızlığa varan dürüstlüğü dışında hem huy hem görünüş olarak tam bir Çakırbeyli.. Bir parçası olduğunu bildiği ailesini hep uzaktan izlemiş ama içinde onlara karşı hiç kırgınlık beslememiş sevecen biri.