Son dönemin konuşulan isimleri arasına giren Aleksandra Nikiforova, Star TV’nin Kalbimin Sultanı dizisindeki Anna karakteriyle Türk izleyicisiyle tanıştı.
Meryem Uzerli gibi diziyle hayatımıza giren Nikiforova, Vatan Gazetesi’nden Melis Güvenç’e verdiği röportajda,
Uzerli’nin tahtına aday gösterilmesiyle ilgili olarak Türkiye’deki şöhreti önemsemediğini söyleyerek, “Buradaki şöhret benim için bir amaç değil. Ama olursa bu ancak işimin bonusu olabilir” ifadesini kullanıyor.
Kalbimin Sultanı dizisinde oynamaktan çok keyif aldığını ve hem rol arkadaşları hem de senaryo açısından şanslı olduğunu belirten güzel oyuncu, “Bu iş sonunda şöhret dediğiniz şey olursa- ki bu benim gibi profesyonel bir oyuncu için amaç değildir. İşin sonucunda bu gerçekleşirse bu benim işimi iyi yapmış olmanın hazzının dışında ekstra güzel bir hediyesi olacaktır. Ve aslında daha doğrusu yeni ve güzel projeler için de bu şöhret bir şans olabilir benim için” açıklamasını yaptı.
Meryem Uzerli ile karşılaştırılmaktan dolayı bir rahatsızlık duymadığını, kırık bir Türkçe ile konuşmalarından dolayı bu kıyaslamanın yapıldığını belirten Nikiforova, “Oynadığımız karakterlere gelince, aslında bu kıyas zamanla değişebilir. Zira Anna karakteri Hürrem’den tamamen farklı ve zıt bir karakter. Sizler de izledikçe bunu daha iyi göreceksiniz dizide” şeklinde konuştu.
Çalıkuşu hayranı olduğunu ve Türkiye’de en çok Aydan Şener ile Issız Adam filminde izlediği Cemal Hünal’ı beğendiğini belirten Nikiforova, Kalbimin Sultanı dizisinde oynadığı Anna karakterini de şöyle tarif ediyor:
KALBİMİN SULTANI TÜM BÖLÜMLER İÇİN TIKLAYIN
“Senaryo inanılmaz çekici, etkileyici ve beni de adeta içine aldı. Şu bir gerçek ki her oyuncu mutlaka böyle bir işin içinde olmak ister. Karakterimi de çok benimsedim. Güçlü ve sıra dışı ve yaşadığı şeyler kolay cesaret edilemeyecek cinsten, bu beni çok etkiledi projeyi seçerken. İyi bir insan Anna. Eğitimi kültürü eksiksiz, açık sözlü, acılar yaşamış güçlü biri. Saraya karşı ön yargıları var ama bakalım yaşayacağı duygular onu nereye sürükleyecek. İzleyip hep beraber göreceğiz. Sarayda yaşayacağı aşk onun büyük bir sınavı olacak. En çok onu zorlayacak, zira dışarıdan gelen ve onu zor durumda bırakan muhbir olma durumu işleri epeyce çıkmaza sokacak ve gerçekten heyecan dolu sahneler izleyecek izleyici.”