Peki Meryem dizisinin rekabet şansı var mı? Dizi başlamadan önce Milliyet gazetesindeki köşesinde yorumlarda bulunan Anibal Güleroğlu, Meryem dizisinin durumunu masaya yatırdı:
MERYEM’in rekabet şansı…
‘Rekabetin kalbi ve ruhu, müşterileri cezp etmeyi bilmektedir’ demiş, Amerikalı işadamı Donald Petersen… Bu sözün doğruluk payının ve öneminin ürün çeşnisinin bol olduğu ortamda daha da arttığı bir gerçek! Aynı türden malların çokluğunda müşterinin tercih seçeneği de artacağından rakiplerine kıyasla cazip gelecek kriterlere sahip olmanın gereği kaçınılmaz. Bunun için de bir noktada fark yaratabilmeyi becermek lazım.
Nasıl ki, her sezon artan oranda yeni dizi ekrana sürmeye başlayan kanalların rekabeti için de aynı durum geçerli. Müşteriyi yani izleyiciyi kaparak yüksek reyting ve reklam geliri sağlama rekabetçiliğinin ruhu, ‘cezp etme’ becerisine dayanmakta… Yani müşterinin nabzına göre şerbet veren, onun algısına uygun iş üretme yeteneğine!
Doğruyu söylemek gerekirse bu yaz geçmişe göre daha kaliteli işlerle karşılaşıyoruz. Hani ‘Nasılsa yaz sıcağında izlenme oranı düşer, bunun için de ne sürsek ekrana gider’ mantığı terk edilmiş gibi! Normal sezon dizileri misali, oyuncu seçiminden yapımına ve reklamcılığına özen gösterilmekte. Yani bir bakıma yaz rehaveti ortadan kalkmış, yeni sezona da sarkabilecek işler üretme mantığıyla hareket edilir olmuş. Nitekim Kanal D’nin yeni dizisi ‘Meryem’ de bu izlenimi uyandırdı bende.
Hal böyleyken TMC imzalı ‘Meryem’in rekabet şansı ne diye bakıp ön değerlendirmede bulunacak olursak…