Şimdi bizdeki hikayeye bakalım. Öncelikle Tahir’in annesi ki bir kadın… Gebersin O..pu.. diye bağırıyor. Kadının kocasından kaçmasının ve oğullarının başını derdine sokmasının derdinde sadece. O kadın ölmüş kalmış umurunda bile değil. Bunun neresinden ders almamız lazım. Şimdi siz sanıyor musunuz ki birileri bunu izleyecek ve biz bunu yapmamalıyız diyecek. Burada kadın kahraman sadece kocasının değil defalarca ve defalarca karşısına çıkan herkesin tacizine uğruyor..
Diyor ki Tahir’in abisi yahu ne demek kocası değil. Koynuna girmemiş mi çocuk yapmamış mı.. Alsın karısını gitsin. Onlara göre bir erkeğin koynuna girdin birde çocuk yaptın malısın artık o adamın. Kaçmak, istememek olmaz olamaz. Bunun hangi kısmından örnek almamız lazım. Kıza edilen hakaretleri defalarca ve defalarca duyarken neresi değişecek bu hikayenin. Ne kadar cahil, anlayışsız ve empati yeteneğinden yoksun bir toplum olduğumuzun defalarca ve defalarca gözümüze sokulması haricinde neyi görmemiz gerekiyor. Üstelik kadını kaçırıp yıllarca esir tutan adamın ablası da buna seyirci kalmış ki yani babana bile güvenme toplumunda yaşıyoruz..
Üstelik bu hikayelerin faşist karakterleri nedense erkeklerden çok kadınlar.. Tahir’in anası.. Vedat’ın ablası ve birde hikayede ki hemşire kadın.. Biz daha kendi, cinsimize sahip çıkamayıp koruyamazken erkeklerden mi saygı bekliyoruz.