TelevizyonGazetesi.com / Analiz – 4 Eylül Çarşamba günü atv ekranında Sen Anlat Karadeniz dizisinin 3.sezonu başlayacak.Dizinin yeni sezonunu heyecanla bekleyen önemli bir izleyici kitlesi var. Ancak bir de uzun süredir rahatsızlıklarını belli eden, protesto eden ve artık diziye tepkilerini sosyal medyada güçlü şekilde ifade eden bir kesim de var.
Sen Anlat Karadeniz’in yapımcı ekibi sanki dizi izleyicileri iki gruba ayrılmamış gibi yapıyor ama bu sadece diziye daha fazla zarar veriyor.
Osman Sınav’ın bugün Sabah gazetesinde diziyi aklamak için söylediği sözler de bu ayrışmanın üzerine adeta tuz, biber ekti.
“Biz iki tane parmak kırdık, kimsenin boğazını kesmedik, silahla öldürmedik. Bu ülkede çocuklarının gözünün önünde öldürülen kadınlar var unutmayın” şeklindeki sözlerle yapımcısı olduğu diziyi savunma çabası içine giren Osman Sınav, belki de hayatının en kötü kriz yönetimini sergilemekte.
Sen Anlat Karadeniz dizisinin sosyal medya hesaplarının paylaşımlarına bakıldığı zaman, sanki hiçbir şey yok, her şey harika gidiyor gibi bir izlenim hakim.
İzleyicilerin iki gruba ayrıldığı gerçeğinden uzak, sadece diziye olumlu yaklaşan kişileri tatmin edecek türde paylaşımlar yapılıyor.
Halbuki bu paylaşımların altına gelen yorumlar Sen Anlat Karadeniz’in sıkı takipçilerinin neden diziye karşı bu kadar öfkeli olduklarını gayet açıklayıcı şekilde gösteriyor.
Ne atv duruma el atıyor, ne de yapımcı Osman Sınav…
Sen Anlat Karadeniz’in eski şaşalı günlerine ulaşabilmesi için öncelikle kızgın olan izleyicilerin varlığını kabul ettiğini göstermesi ve onların eleştirilerine kulak vermesi şart.
Nedir bu kızgınlık sebepleri?
Her şeyden önce Nefes’in hikayesini anlatma hedefiyle yola çıkan dizi, bu ana temadan koptu. Dizinin ilk 2 sezonunda Nefes’i iyi anlatan bir senaryo vardı. Kızgın izleyiciler senaryonun artık Nefes ve Tahir’e odaklanmasını, Nefes’in verdiği mücadelenin kadınlara örnek olmasını istiyor.
Ancak bu süreçte kadına şiddet görüntülerinin pervasızca kullanılmasından da büyük şikayet var.Bunu reyting alma çabası olarak yorumlayan izleyiciler, artık kadına şiddet üzerinden ilerlenmesinden vazgeçilmesini istiyor.
Bir diğer önemli nokta ise dizide şiddete maruz kalan kadınlar, günün sonunda verdikleri mücadelelerden başarıyla çıkmalılar. Ancak dizide böyle olmadığını gören tepkili izleyici grubu, 3. sezonda bu yanlıştan dönülmesini istiyor.
Hazan karakterinin de artık hem dizinin geleceği hem de Gülper Özdemir’in kariyeri düşünüldüğünde geri plana çekilmesi şart. İzleyici artık ne olursa olsun Hazan’ı bu şekilde onaylamayacak ve içselleştirmeyecek.
Sen Anlat Karadeniz dizisi, bugüne kadar önemli işlere imza attı. Ancak kızgın izleyici grubunun her geçen hafta daha da artacağını hesaba katmalılar.
Çünkü bu izleyici grubu sosyal medyada çok aktif, tepkilerini her şekilde ve sürekli olarak yineliyor… Sayıları da her geçen gün daha da artıyor.
Osman Sınav’ın tecrübeli bir yapımcı olarak bu kriz yönetimini ele alması, dizinin geleceği adına tepki gösteren izleyici grubunun eleştirilerine kulak verdiğini senaryo içinde göstermesi şart.
Bu arada Sen Anlat Karadeniz’in sosyal medya ekibini yönetenlerin de her şey harikaymış gibi tutum sergilemekten vazgeçmesi, izleyicilerle karşılıklı etkileşime geçip onları önemsediklerini göstermesi doğru yol olacaktır.