Yerli dizi sektörü durmadan üretmeye devam ediyor. Televizyon ekranlarına her yıl onlarca dizi geliyor.
Kimileri bir kaç bölüm sonra ekrana veda ederken, kimileri de bir kaç sezon devam etme şansını buluyor.
Ancak son yıllarda star isimlerin bile kurtaramadığı ve büyük prodüksiyonlarla yapılan dizilerin bile ekranda tutunma şansları azalmakta.
Bunun en büyük nedenlerinden birisi de birbirine benzeyen hikayeler ve konular nedeniyle dizilerin sürekli tekrara düşmesi!
Bu durum sadece sektörün Türkiye’deki durumunu etkilemiyor!
Son yıllarda yurt dışı pazarlarından pek çok dizimiz ilgi görmeye devam ediyor. Muhteşem Yüzyıl, Kara Sevda, Paramparça, Vatanım Sensin, Anne, Kadın gibi dizilerimiz, onlarca ülkeye satıldılar.
Gösterimleri hala bazı ülkelerde sürüyor. Fakat dizi sektörünün önünde büyük bir sorun var!
Milliyet Gazetesi Yazarı Sina Koloğlu, hem dizi hem de sinema sektöründe Türkiye’nin belli bir kapasiteye geldiği ve yurt dışı satışlarında dünyada adından söz ettiren bir ülke olduğumuzun altını çizerek, sorunu şu şekilde özetliyor:
“Sorun şu; önümüzü görmüyoruz. Uyarılar oluyor, mesela dizilerle ilgili… “Kendimizi tekrar ediyoruz. Hazır yiyoruz, böyle giderse biteriz” diyorlar.”
İç pazarda reyting mücadelesi yaşayan ve tüm iddiasına karşın bir kaç bölümde biten dizilere bakınca, aynı konuların başka isimlerle yeniden piyasaya sürülmesi, sektörü de zorlayan bir durum olmaya başladı.
Bakalım yapım firmaları ve kanallar, bu gidişata bir durum demek için nasıl bir çare arayacaklar?