Özgü Kaya, 17 Haziran 1996 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Türk dizi oyuncusudur.
Adı: Özgü Kaya
Doğum Tarihi: 17 Haziran 1996
Doğum Yeri: İstanbul
Boyu: 1.68 m.
Kilosu: 53 kilo
Burcu: İkizler
Göz Rengi: Kahverengi
Saç Rengi: Siyah
Annesi: Ümmü Kaya
Babası: Ercan Kaya
Kardeşleri: Efekan Kaya
Instagram: https://www.instagram.com/kayaozgu/
Ailesi: Aslen Uşak Eşme’lidir. Bir erkek kardeşi var. Müzik yeteneği, enstrüman çalıp şarkı söyleyen dedesinden ve babasından geliyor. Babası aynı zamanda fotoğrafçı. Müzik ve fotoğrafla iç içe büyümüş. “Çocukluğum babamın stüdyosunda, onun objektifi önünde geçti…Ege insanı samimi ve içinden geldiği gibidir. Küçük yerde büyümüş olmanın değer yargısı çok başka. Kıymet bilerek ve sevgiyle büyütüldüğüm için kendimi şanslı hissediyorum. Yeni tanıştığım insanlardan, içten hissettirdiğime yönelik yorumlar alıyorum genelde.”
Çocukluk yılları: Çocukluğu annesinin bahçesinde geçti, annesinin oyun aralarında yaptığı salçalı ekmeklerin tadını unutamıyor. “Liseyi Uşak’ta Güzel Sanatlar Lisesi’nde okudum. Üniversitede İstanbul’da olmayı, sabahları gözlerimi bu şehirde açmayı istiyordum. Daha sonra ailemin de desteğiyle İstanbul’a yerleştim. Yeteneklerim doğrultusunda, onları geliştirmek adına çok uğraştım ve sonuçlarını alıyorum.”
Eğitim hayatı: İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera Şan Bölümü’nde eğitimini sürdürüyor.
Oyunculuk kariyeri nasıl başladı? Opera için ayrıca oyunculuk eğitimi de alıyor, bu eğitimi aldıkça oyunculuk adına daha çok şey öğrenmek istediğini fark etti. “Güzel Sanatlar Lisesi çıkışlı olduğum için hedefimde direkt konservatuarı kazanmak vardı. Kazanmasaydım, olana kadar diretirdim. İstediğim şeyler konusunda hırslıyımdır. Oyunculuk dersleri kendimi keşfetmemi, içimdeki sır dünyasının kapılarını açmamı sağladı. Yıkamam dediğim tabularımı yıktım. Daha sonra ortak arkadaşlarımız vasıtasıyla oyuncu koçumla ve menajerimle tanıştık.”
Oyunculuğa ilk adım: Kameralar karşısına ilk kez ‘Adı Efsane’ dizisinde canlandırdığı ‘Sibel’ karakteri ile geçti.
Hangi proje ile parladı? ‘Mehmetçik Kut’ül Emare’ dizisinde canlandırdığı ‘Zeynep’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.
Kişilik özellikleri: Duygusal, sakin ve pes etmeyen, azimli, çalışkan.
Kişisel gelişim: Oyuncu koçlarıyla sadece proje bazlı değil genel olarak oyunculuk üzerine çalışmalar yapıp her birinden farklı şeyler öğreniyor. Kitaplar okuyup film/dizi izleyerek hem mesleki hem de bireysel anlamda kendini doldurmaya çalışıyor.
Sosyal: – Hiç bilmediği müzikleri keşfetmeyi çok seviyor. Gitar çalmaktan, İstanbul’un bilmediği yerlerini keşfetmekten çok hoşlanıyor. Ayrıca tango yapıyor, dans etmeyi seviyor.
Düşünce yapısı: – Bir şeye çok fazla bağlı kalmayı sevmiyor. “Tekdüze olmaktansa mutlaka yenilikler olmalı, bir şeyler katmalıyım. Durağanlığı sevmiyorum. Mesela müziğin yanında oyunculuk da benim için bir tutkuya dönüştü.”
Sette nasıl birisi? Yoğun geçen set ortamından şikayetçi değil. “Sette ister istemez düzensiz hayatınız oluyor. Düzensiz uyku, beslenme, spor… Kendinize ayıracağınız vaktiniz kısıtlı oluyor. Ama şikayetçi değilim, şükrediyorum bu tatlı yorgunluğa. İşimi çok severek yaptığım için bu telaşe benim için tolere edilir hale geliyor.”
Mutluluk kaynağı: Türkan Şoray’a benzetilmek. “Türk sinemasının sultanına benzetilmek gurur verici. Erdal Beşikçioğlu sette bana ‘Türkan’ım’ derdi. Kara kaş, kara gözün etkisi sanırım.”
Aşk tanımı: “Aşk, benim için bir tutku. Tutku yoksa, aşk da yok. Aşık olduğumda kalbimin sesini dinleyen tarafım baskın geliyor. Çok özel ve birçok duyguyu içinde barındıran bir durum benim için. Bu nedenle özel hayatımı göz önünde yaşamayı tercih etmiyorum.”
Hayata bakışı: Her şeyin bir enerjisi olduğuna inanan ve daima pozitif olmaya çalışan, gülmeye bayılan bir insan. “Hayatta en değer verdiğim şey güven ve saygı. Birçok şeyi başlatıp, birçok şeyi yaktığını düşünüyorum. Genel olarak sakinim ama amansız deliliklerim olabiliyor. Beni pek çok şey güldürebiliyor, gülmeye çok müsait bir yapım var.”
İş hayatına bakışı: Yaptığım işe karşı duyduğu heyecanı çok seviyor. “Bir şeyleri zorla yapmıyorum. Gerçekten heves, istek ve heyecan duyuyorum. O anki mutluluğumu seviyorum. Heyecanım hep var ama korku hiçbir zaman olmadı. Çünkü adımlarımı hep fazlaca düşünerek atmaya çalıştım. Çok fazla özeleştiri yaparım. İşime yönelik eğitimler almak psikolojik olarak da daha rahat hissetmeme yardımcı oluyor.”
Kariyer planı: Her projede kendine daha çok farkındalık katarak ve daha bilinçli ilerleyerek, sabırsızca davranmadan, heyecanla bu yolda ilerlemeye çalışıyor. “Yolun çok başındayım, öğreneceğim çok şey var. Oyunculukta sınırlarımı zorlamak isterim. Her rolün bana kattığı şeyler oluyor ve bu sadece yaptığım işte değil, hayatta da benim için bir deneyim.”
Gelecek Hayali: Farklı bir dilde, sınırlarını zorlayan bir karakterle dünya çapında bir projede yer almayı istiyor. “Asıl aşkım müzik. Ama şu an oyunculukta kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Albüm teklifleri geliyor, fakat maymun iştahlı, ‘bir ondan, bir bundan olsun’culardan değilim. Yaptığım işte, sağlam adımlarla ilerlemeyi tercih ediyorum. Oyunculuğa devam edeceğim ama ileride kendi müziğimi de yapmak isterim.”
Kaygıları: Eğitimini aldığı operanın Türkiye’de hak ettiği değeri görmediğini düşünüyor. “Toplum olarak kültürümüzde olmayanı çok benimseyemediğimiz için operanın değerinin çok çok altında ilgi gördüğünü görmek üzücü. Umarım ilerleyen zamanlarda bu anlamda bir katkım olur. Mezun olduktan sonra bir temsilde yer almak kendi adıma büyük bir gurur olur benim için ve beni destekleyen kitleye operayı tanıtıp sevdirebilmek.”
Rol modeli: Annesi. “Küçükken hayalim annem gibi güçlü ve güzel bir kadın olmaktı.”
Kimlere hayranlık duyar? Kadir İnanır ve Türkan Şoray
Sevmediği özelliği: Sabırsızlığı.
Doğa ile ilişkisi: – Adalar’ı çok seviyor. Orada gerçekten dinlendiğini hissediyor. “Geçmiş zamanlara ilgi duyduğum için Adalar’ın nostaljik sokakları, evleri beni çok etkiliyor. Evlerin önünden geçerken yaşanmışlıklarını merak ediyorum.”
Sporla arası nasıl? Pilates yapmaktan hoşlanıyor. Bazı sabahlar meditasyon yapıyor. “Abur cubur pek tüketen biri değilim, özel günler dışında sağlıklı beslenmeye çalışıyorum. İşim gereği beslenmeme özen gösteriyorum.”
Estetiğe bakış açısı? “ İnsanların kendinde beğenmediği yerlere fiziksel müdahale yaptırdığında daha özgüvenli ve mutlu olduğu bir zaman diliminde yaşıyoruz. Herkes kendini nasıl iyi hissediyorsa öyle olmalı bence. Sadece estetiğin abartısını tek tip yaptığı ve yapaylaştırdığı için hoş bulmuyorum.”
En sevdiği operet nedir? “Müzikte “en sevdiğin” sorularında hep takılırım çünkü her birinin hissettirdiği şey bambaşka. Sevdiğim operetlerden biri olarak “La Belle Helene” diyebilirim.”
Hangi filmden etkilendi? Edith Piaf’ın yaşamını anlatan ‘La Mome’ (La Vie En Rose)
TELEVİZYON DİZİLERİ
2019 – Kimse Bilmez /Sevda Eğilmez
2018/2019 – Mehmetçik Kut’ül Emare /Zeynep
2017 – Adı Efsane /Sibel Yılmaz