TelevizyonGazetesi.com / Detay – Kardeşlerim dizisinde canlandırdığı Asiye karakteri ile gönülleri fetheden Su Burcu Yazgı Coşkun, 3 yıldır devam eden projenin de rüzgarı ile sosyal medyanın en çok konuştuğu kadın oyunculardan birisi olmayı sürdürüyor.
Su Burcu Yazgı Coşkun, gençlik enerjisini ortaya koyduğu dizinin gençler tarafından çok sevilmesinin de bir sonucu olarak, “sosyal medyadan en popüler kadın oyuncular” araştırmasında uzun süredir birincilikten aşağıya inmiyor. Partneri Onur Seyit Yaran ile de çok başarılı bir süreç ilerleten genç oyuncu, popülerliğinin zirvesine henüz ergenlik dönemindeyken ulaştı.
Su Burcu Yazgı Coşkun’un kamera karşısına bu kadar rahat olması ve elde ettiği bu popülerliğe kendisini kaptırmadan ilerleyebiliyor olmasının altında yatan en önemli neden ise, kamera karşısına çok küçük yaşlarda geçmiş olması.
Su Burcu Yazgı Coşkun, 2005 yılında dünyaya geldi ve 2011 yılından yani 6 yaşından itibaren de kamera ile tanıştı. Çeşitli projelerde küçük rollerle oyunculuğa adım atan Su Burcu Yazgı Coşkun, 2013’te yayınlanan Sana Bir Sır Vereceğim dizisi ile dikkatleri çekmeye başladı.
Karadayı, Aşk Yeniden, Kara Yazı, Kadın, Bizim Hikaye ve Kuzgun gibi dizilerle kamera karşısında önemli bir deneyim elde eden oyuncu, 2021 yılından bu yana da Kardeşlerim dizisindeki etkileyici Asiye performansı ile göz dolduruyor. Çeşitli sinema filmlerinde de yer alan Coşkun, erken yaşta mesleğe başlamanın kendisi için önemini Sabah gazetesi ile yaptığı youtube sohbetinde şu sözlerle anlattı:
“Zorluklar oldu, bütün işlerde böyledir. Bu sektöre özel olduğunu düşünmüyorum. Erken de başladım, bu da bana yardımcı oldu. Bir yanda bir şeylerin içinde bulmadım kendimi. Sudan çıkmış balık gibi olmadım. Gerçekten sektöre erken başlamanın bana o kadar çok katkısını gördüm ki, oyunculuk açısından…
Mesela balerinlerin aslında baleye küçükten başlamaları önemlidir. Vücutları baleye göre şekil alır. Bende de oyunculuğa erken başlamak çok katkıda bulundu. Aynı zamanda karakterime, kişisel hayatıma da çok katkıda bulundu. Hiç böyle kendime çizdiğim katı çizgiler olmadı. Daha geniş pencereden bakabilmeyi öğrendim. Bu işin içinde piştim. Çok zorlukları da olsa, bana çok şeyler kattı.”