Televizyongazetesi.com/Detay – tv8’de dün akşam 25. bölümü yayınlanan Doğduğun Ev Kaderindir dizisinde, bir süredir beklenen yakınlaşma sonunda gerçekleşti! Zeynep’in Barış’ın evinden kaçıran Mehdi, aklını kaçırmış bir halde davranırken, Zeynep ile olan ilişkilerini de iyice bitirme noktasına getirdi! Son sürat Erzurum’a gitmeye çalışan Mehdi, aslında Zeynep ile aralarında kalan son bağları da o davranışı ile yok etti.
Zeynep, Mehdi’nin yaptıklarından sonra ondan iyice korkmaya başlarken, tutuklanan Mehdi ise cezaevindeki yatağında oturup yeni planlar peşinde olduğu izlenimiyle izleyiciyi de iyice kendisinden soğuttu!
Diziyi takip edenlerin artık Mehdi’ye de onun sevgisine de inancı kalmadı! Başka birine dönüşen ya da içindeki adamı ortaya çıkaran Mehdi, dizinin kaybedeni artık! Bir kazanan varsa o da Zeynep’in her daim yanında durarak ve onu gerçekten korumayı başararak güven aşılayan Barış oldu.
Eğitimli, kültürlü, anlayışlı, sevecen Barış’ı izleyici bir süredir Zeynep’e yakınlaştırıyordu. Mehdi, Zeynep’i kaçırarak aslında onu Barış’a daha da yaklaştıran bir hamle yapmış oldu. Dizinin 25. bölüm final sahnesinde Barış ve Zeynep arasında bir ilişkinin başlayacağı sinyali de verildi.
Her şey buraya kadar güzel ama son sahnede arada beliren bir kişi, izleyicinin hiç de hoşuna gitmedi! Barış ve Zeynep birbirlerine iyi geldiklerini itiraf ederken onları içerde izleyen Savaş’ın bakışları, “Yine mi bir üçüncü kişi?” stresini yaşattı izleyiciye!
Olayın bu boyutu başka bir durum ama bir de başka bir boyutu var! Mehdi’nin değişip yeniden Zeynep ile beraber olmaya başlaması ve bu süreçte Barış’ın içinden ‘kötü’ bir adamın çıkması şeklindeki klişe senaryo!
Hep böyle olmak zorunda mı, farklı bir süreç izlenemez mi? Bütün dizilerde benzer noktalara gelen ilişkiler, izleyenlerin hem artık ezberlediği hem de sıkıldıkları bir durum. Sefirin Kızı dizisinde de Nare ve Gediz’in yakınlaşmaları, öyle hamlelerle kesildi ki Gediz günah keçisi olarak hiç olmayacak bir kişiye dönüştürüldü!
Şimdi Star TV’de Sefirin Kızı’ı izleyenler, o anlayışlı, eğitimli, kültürlü adamın, nasıl olup da bir anda aklını yitirip içinden kötülük fışkırdığına inanamıyor, inanmak istemiyor! Esas oğlanı harcatmamak için senaristler, Sancar’ı bir anda iyilik timsaline dönüştürürken, baştan beri insanlığıyla herkesin kalbini kazanan Gediz’i de yerin dibine sokmaya başladı adeta!
Aynı durumu pek çok dizide görüyoruz. İzleyicinin asıl kız-asıl oğlan ilişkisine inancını kaybetmesi sağlanıyor, iyi bir karakter gelip kızı kurtarıyor, sonra nasıl oluyorsa esas oğlan değişiyor ve gelen adam ‘kötü kişi’ ilan edilip iyice tuhaflaştırılarak esas oğlanın yeniden sevilmesi sağlanıyor!
Bu klişe durumu şimdi de Doğduğun Ev Kaderindir dizisinde görmekten korkuyor izleyici. Bakın iki izleyicinin bu konudaki yorumları, binlerce yorumun özeti gibi adeta! Senaristlerin bu yorumları okuyor olmalarını umuyoruz. Zira aynı klişeye düşmeleri, Doğduğun Ev Kaderindir dizisinin izleyicisine de büyük haksızlık olacak! Çok daha şaşırtıcı ya da ayakları yere oturan daha sağlam bir duruş sergilemeleri bekleniyor senaristlerden.
İşte hemen herkesin düşüncesini özetleyen o iki yorum:
Barış ve Zeynep ilişkisine şimdi iki tehdit unsuru görünüyor, Mehdi ve Savaş! Her iki kozu da kullanması ihtimaline karşı senaristlere şimdiden veryansın etmeye başladı bile izleyici. En azından bu kez ters köşe bekliyor bu tahminler üzerine dizinin takipçileri. Üstelik bir de Emine ve Savaş’ı birbirine yakıştıran izleyici, onlar açısından da mutlu bir son istiyor.
Hikaye nereye gidecek izleyip göreceğiz ama herkesin temennisi, aynı klişelere düşülmemesi. İşte yorumlardan bir kaçı daha:
