Kim Kimdir: Elimi Bırakma
Üs Yapım’ın TRT 1 için hazırladığı Elimi Bırakma, 22 Temmuz Pazar akşamı ilk bölümüyle izleyicisi ile buluşacak.
Alp Navruz ve Alina Boz’un başrollerini paylaşacağı dizinin yönetmen koltuğunda Sadullah Celen oturuyor. Elimi Bırakma’nın oyuncu kadrosunda Hüseyin Avni Danyal, Dolunay Soysert, Ertuğrul Postoğlu, Cemre Baysel, İpek Filiz Yazıcı, Cemre Gümeli, Burak Tamdoğan ve Batuhan Ekşi gibi isimler rol alıyor.
Dizi, sahip olduklarını bir gecede kaybeden Azra ile ortak kader yaşadığı Cenk’in yollarının kesişme öyküsünü ekrana taşıyacak. Türkiye’de çok ünlü bir kebapçının kızı olan Azra yurt dışında aşçılık okumaktadır. Yurt dışından Türkiye’ye geldiği sırada Cenk ile uçakta valizlerinin karışması sonucu ilk tanışmalarını yapan gençler daha sonra aile büyüklerinin büyük sürprizi ile tekrar bir araya geleceklerdir.
Peki Elimi Bırakma dizisinde kim kimdir?
İşte dizideki oyuncular ve karakterlerin özellikleri:
Alina Boz – AZRA GÜNEŞ
Büyük bir kebapçının kızıdır.
Zenginlik içinde büyümüş ama onun içinde kaybolmamış biridir. Vicdanı, merhameti onu değerli kılan özelliklerindendir.
Babasının iflası ve ölmesiyle hayatı bir anda tepe taklak olur ama güçlü durur. Haline şükreder.
Amerika’da aşçılık eğitimi almıştır. Okurken çalışmış, kendi parasını da kazanmıştır. Bu yüzden kendi ayakları üstünde durması kolay olur.
Hayatta en değer verdiği ve büyük hazinem dediği kardeşi Mert’tir. Otizmi bulunan Mert bir müzik dehasıdır. Onun eğitimi için her şeyi yapar. Ancak onu kayıp olması ardına tek amacı kardeşini bulmaktır!
Yardım sever bir kızdır. Biri iyilik yapması için karşılık ya da çıkar beklemez.
İnatçı yanı vardır. İnandığı ve doğru olduğuna emin olduğu konularda sonuna kadar diretir.
Hak yemez ve kendi hakkını korumak için sonuna kadar savaşır. Mücadelecidir.
Cenk’le arkadaşlığı da inatla, didişmeyle başlar. İkisi de hayatlarına birbirinden soslar katar.
Alp Navruz – CENK ÇELEN
Feride Hanım’ın büyük umutlar beslediği ilk torunudur.
Eğitim için Amerika’ya gitmiş. Uzunca bir süre orada yaşamıştır. Büyük bir zenginliğin içinde doğup büyüdüğü için yokluğun ne demek olduğunu bilmez. Parayla her şeyi elde edebileceğine inanır.
Amerika’dan dönünce şirketi satıp başka işlere yatırım yapmak ister. Bunun için karşısında en büyük engel Feride Hanım olur. Cenk’in har vurup harman savuran yapısını fark eden Feride Hanım buna izin vermez. İster istemez Cenk ve babaannesinin karşı karşıya gelmesine sebep olur.
Feride Hanım’ın zoruyla konakta yaşar ama kendi evine çıkmak istemektedir.
Günübirlik aşkların adamıdır. Cansu ile annelerinin tanışıklığından dolayı liseden beri arkadaşlığı vardır; ancak kıza aşık değildir.
Her şeyden önce kendini düşünür. Bencildir. Babasından hakkına düşen ne varsa alıp ailesinden bağımsız bir hayatın peşindedir.
Dünyanın merkezinde olduğunu düşünür. Dünyanın onun etrafında döndüğüne inanır. Taki Azra ile karşılaşana kadar.
Dolunay Soysert – SUMRU GÜNEŞ
Mantık kadınıdır.
Duygularının onu yönetmesine asla izin vermez.
Yoksulluktan geldiği için parayı ve gücü sever. Adeta esiridir. Kendi öz kızını bile bu konuda kullanabilecek bir kadındır.
İki evlilik yapmıştır. Kocasının iflası ve yangında ölü çıkması ardına kocasının çocuklarıyla ilişkisini keser. Bunun asıl sebebi sigorta şirketinden alacağı paradır. O parayı kızının hayatını garanti altına almak için harcayacaktır.
İstediği şeyi elde etmek konusunda hırslıdır. Gözünü karartıp hedefine odaklanır. Kızı Cansu’nun Cenk ile evlenmesi için elinden gelen her şeyi yapacaktır!
Batuhan Ekşi – TARIK YELKENCİ
Tarık, Feride Hanım’ın şirketinin CEO’su Azmi beyin tek oğludur. Annesi yıllar önce Tarık daha çocukken bırakıp gitmiş babasıyla beraber yaşamaya başlamışlardır.
Bu durum onu güçlü, aynı zamanda yalnız yapmaktadır. Çünkü babası sabah akşam işiyle ilgilendiği için dadılarla büyümüştür.
Babasının izinden gitmek yerine kendi restoranını açmış orası için kendi emeğiyle çabalamıştır. Çok lüks bir restoran olmasa da emek verilen bir yer olduğu bellidir.
Feride hanımın gözüne girmiş sağlam karakterli bir çocuktur Tarık. Özel bir ilgiyle sahiplenir Tarık’ı. Fakat Tarık Feride hanımı sevse de onun şirketinin izlediği yolu yada o şirketle ilgili yapmak istediği herhangi bir şey yoktur. Babası yüzünden böyle bir şirkete karşı tamamen soğuktur.
Feride hanımın ailesine göre ise Tarık tamamen komşu çocuğu olarak lanse edilmektedir. Özellikle Cenk’in hiç sevmediği biri olan Tarık, onun gözünde şirketten para koparmaya çalışan bir serseridir. Ama Tarık bunlarla ilgilenmez, kendi restoranı ve haftada bir kurduğu aş evleriyle açları doyurmaya çalışan iyi niyetli düzgün bir kişiliktedir.
Koruyucu ve sahiplenici bir özelliği vardır. Azra hayatına girdiği zaman zorluklarını aşması için adımlar atar.
Cemre Gümeli – CANSU KARA
Sumru Hanım’ın ilk evliliğinden olan kızıdır.
Annesini andıran, gücü seven bir kız olmasına rağmen içinde iyilikten beslenen bir damarı olduğunu biliriz.
İflas ve ölüm olayıyla Mert ve Azra’dan ayrılsa da onlara değer verir. Ancak annesinin korkusundan geri durur.
Cenk’i uzun zamandır sevmektedir. Aşıktır ona. Cenk’in onu büyük bir tutkuyla sevmediğinin farkındadır. Ama aşk gözünü kör etmiştir bir kere.
Azra kadar mantıklı, idealist bir kız değildir.
Cansu’ya göre dış görünüş çok önemlidir. İnsanın dışarıya verdiği mesajdır o ve bu yüzden sürekli kıyafete yatırım yapar.
İşletme mezunudur.
Burak Tamdoğan – AZMİ YELKENCİ
Tarık’ın babasıdır. Karısıyla uzun zaman önce ayrılmış ve Tarık’ın da annesinden koparmıştır. Görüşmelerine dahi izin vermemiştir.
Şirketin içine en alt kademeden girip, Feride hanımın gözüne girerek Ceo olmayı başarmıştır. Şirketin baştan sona her şeyini bilir, ona göre en iyi biçimde yönetir.
Feride hanımla tek bir sorunu vardır, o da şirketi büyütmek ve kendi konumunu da yetkilerini bu yolla arttırmak istemesidir. Feride hanım ise mesleki yolunu istikrarlı bir şekilde sürdürmeye kararlıdır. Gereksiz büyüme hırsıyla kalitesinden ödün vermeyi hiçbir zaman istemez.Azmi Bey ise bunu engellemek için her fırsatta denese de Feride hanımın fikrini bir an olsun değiştiremez.
Oğlu Tarık özel bir aşçıdır. Gastronomi okumuş, ihtisas yapmış çok zeki ve terbiyeli bir evlattır. Fakat Azmi Bey oğlunu şirkete sokup kendisinden sonra Ceo olmasını ister. Tarık ise kendi açtığı dükkanı, gastronomik bir yemek restoranı işletmek kendi sevdiği işi yapmak ister.
Hem oğlunun hem de Feride Hanım bunun sözünü dinlememesi, hırsına yenik düşmesine, şirket için yapacağı hissedarlarla konuşup tek başına şirketi yönetmek gibi bir derdi oluşur. Ortadan Feride hanımın sözlerini kaldırmak, şirketi ulusal bir büyüklükte olmasını sağlamak gibi bir hırs bürür içini. Bu da elinde sonunda birilerine zarar verecektir.
İstediğini elde etmek için plan yapar ve yaptığı planı uzun vadeye yayar. Sinsidir.
Gökçe Yanardağ – HÜLYA AKGÜN
Ailesine karşı durarak Mesut’la evlenmiştir. Zengin bir aileden gelmekte ve Mesut’un parası için yanında olduğunu anlamamaktadır.
Tek istediği ailesiyle birlikte mutlu ve zengin biçimde yaşayabilmektir. Bunu koruyabilmek için de her şeyi yapmaya hazırdır.
Ertuğrul Postoğlu – MESUT AKGÜN
Kooperatif kurmuş küçük çaplı Müteahhittir…
Kemal’in çocukluk arkadaşı. Aynı yetimhanede büyümüşlerdir. Kemal’in hayatını kurtarmış ve ömür boyu ona borçlu kalmıştır. Kemal bu sebeple ona kardeşi gibi güvenir, bir dediğini iki etmemiştir.
Kemal’den aldığı borç sayesinde işini büyütür ancakborcu geri vermek istememesi sebebiyle herkesi işlerin kötü gittiğine inandırır.
Kemal’in çocuklarına bakmak ister ancak bir anlık öfke ile Mert’e tokat atana kadar. Azra bunun karşısında evi terk eder. Sinsi bir adamdır ardında hiçbir zaman iz bıraktığını düşünmez. İş yerinde sekreteriyle bir ilişkisi vardır. Bu ilişkinin Sumru tarafından öğrenilmesi Mesut’u köşeye sıkıştıracaktır.
Cemre Baysel – MELİS ÇELEN
Dünya yansa umurunda olmayacak biridir.
Sosyal medya canavarıdır adeta. Sürekli kendi fotoğraflarını paylaşır İnstagram’da. Fenomen olma yolunda ilerler.
Gerçek hayattan kopuk yaşar. Tam bir prensestir. Üstelik o gerçekten bir prenses olduğuna inanır.
Güzel, zengin bir genç olduğu için etrafında onun hayatına girmek isteyen erkekler cirit atar. Tam da böyle bir noktada Efkan kızın hayatına girer. Kızın parasına konmaktır amaç. Melis’te okuluna vereceği parayı Efkan’a verir dükkan açsın diye ve Efkan giderek Melis’in parasını yemeye başlar.
Ailesine inat evlenir Efkan’la. Ona göre kimse onun mutlu olmasını istememektedir. Yıllar önce annesini nasıl kabul ettilerse gelin diye şimdi de Efkan’ı damat diye kabul edeceklerdir!
Vaktinin çoğunu Avm’lerde alışveriş yaparak geçirir.
işletme okur. Ancak hiç bir gayreti yoktur. Aile ismi ona kapılar açar. Ancak o bunun farkında değildir.
Emre Bey – ARDA ÇELEN
Cenk’in en küçük kardeşi.
Ergenlik dönemi, babasız büyüme ve zenginliğin verdiği güç ile kayıp bir genç olarak yetişmektedir Arda.
Asi, sorumsuz ve acımasızdır.
Okulda sevdiği kız uğruna uyuşturucuya başlar. Birlikte içtikleri sırada kız arkadaşı çatıdan düşer ve bir süre yatalak kalır. Cansu okulunda her ne kadar öğretmenlik yapsa da, Arda giderek kötüye gider. Evden para çalmaya, uyuşturucu etkisiyle insanlara kötü örnek olmaya itecek kadar ileriye gider. Ta ki Cenk’in onu zorla düzeltene kadar!
Yiğit Kağan – MERT GÜNEŞ
Azra’nın kardeşi.
Azra’nın otizmi olan kardeşidir.
Aldığı eğitim sayesinde müziğe yönelmiş, piyano çalma konusunda yeteneğini konuşturmuştur.
Durumu gereği özel bir çocuktur. İnatçı, obsesif bir çocuktur
İstediği olmadığında aşırı tepkiler vererek ortalığı yıkıp dökebilir. Onu anlamak, duygularını keşfetmek için sabır gereklidir.
Annesi sekiz yıl önce ölmüştür. Sumru hanım hayatlarına girdiğinden sonra onu benimsemiş, bir anne olarak görmüştür. Babasının ölümü, Sumru’nun onlara sırt çevirişiyle iyice agresifleşen bir çocuk olup çıkar.
Seray Gözler – FERİDE ÇELEN
Feride Hanım 70 yaşlarında büyük bir yemek firmasının sahibidir. Fakir bir hayattan zengin bir yaşama yelken açmış, çok çalışmış, zeki, merhametli, hak yemeyen bir kadındır.
Küçük oğluyla dul kaldığı günden beri çalışmış, bugünlere dişiyle tırnağıyla gelmiştir. Bu yüzdendir ki iş yerinde çalışanları arasında kadınların önceliği her daim ön plandadır.
Sosyal sorumluk projelerinde ön planda her daim rol alır. Adeta kanatsız bir melektir.
Feride Hanım için dokunulmaz şey “aile”dir. Ailesi onun hazinesidir. Oğlu öldükten sonra daha sıkı sarılır ailesine ancak ailesini tanımadığını fark eder. Hayatı boyunca inandığı uğurda emin adımlar atan Feride Hanım ailesini hizaya getireceğine emindir!
Oğlunun ölümünden sonra durağanlaşmıştır. Olgunluğu, inanışı oğlunun ölümünü kabullenmesini kolaylaştırmıştır. “Allah verdi Allah aldı, bu kadarmış yazısı” der içi kan ağlayarak. Onun bu güçlü tavrı aile içinde tepki almasına sebep olur.
İyi bir insan olan Feride Hanım’ın hassas olduğu konular arasında insan sağlığı gelir. Yemek işinde olduğu için bu konuda özellikle hassastır.
Gururlu ve güçlü bir kadındır. Kimseden yardım istemez. Her şeyin üstesinden kendisinin gelebileceğine inanır. Ta ki hastalığı baş gösterene kadar. Güçlü kadın hayatta her şeyle tek başına savaşmıştır. Hastalığıyla da savaşırken bunu yapmak isteyecektir.