Kiralık Aşk’a sponsorluk için birkaç önerim var. Mesela ayrılık acısı yaşayan Ömer’i izleyen mağdur izleyici için battaniye, polar hatta şömineye ne dersiniz? Çünkü ben baya bildiğiniz dondum. Adam kardan buzdan bilumum soğuk olan her şeyden daha soğuk. Nasıl bir duruştur o? Koyar mı sandın bana acılar, bu adam için yazılmış bence. Ömer’imin fantastik rüyasından kaptık biz metaforu üzülmeyin, kılıçlar kuşanıldı! Ömer’imin renkli bilinçaltı sağ olsun, her hafta bizleri yine şaşırtıyor. Adam cool olunca rüyalarda böyle oluyor demek ben en fazla uçuruyorum rüyamda o da arada sırada. Ve o sahne için yaş sınırı talep ediyorum. Çünkü canım Ömüş’ümün yüzünü hayalet Casper beyazı yapmışsınız, ürkmedim değil. Ama o bile yakışmış orası ayrı :) Gururu ise almış başını, Everest’te bayrak sallıyor. “Ya arkadaş, sen Ömer İplikçi’sin”, demekten bıktım ama valla sen Ömer İplikçi’sin. Anan seni cool ol, milleti fıtık et diye mi doğurdu? Şiştim, nasıl şiştim size anlatamam. Zaten bir ara Yeşilçam’a gittim. Vay efendim restaurantta karşılaşmalar, el ayak tutmaması sonucunda çatalları yerlere saçmalar, telefonların duyulmaması. Ama en güzeli de fakir ama gururlu bir o kadar da dünyalar prensesi Defne’nin tasarımcı olduğunu öğrenme anıydı. Allah’tan dönen koltukta oturup, ağır çekimle dönmedi Defne. Bir de ağır çekim demişken, bu çekimler benim ruhumu sıkıyor. Ömer elli saat uyandı, giyindi, omlet yaptı falan sıkılıyorum. Ömercim sen fincanından akan kahve kadar gerçeksin, ağır hareketlere gerek yok.
Kiralık Aşk’ta Defne ve Ömer susuyor, izleyici çıldırıyor
561
Önceki gönderi