Kimseye etmem şikayet.
Bir yardım çağrısı bırakıyor aslında. Bulunduğu heryerde beni çıkarın buradan diye yalvarıyor. O üniformayı giymek zulh geliyor biçare bedenine. Ruhu hapsoluyor o ince kumaşın altında lakin yine de ses edemiyor. Şikayet etme hakkı elinden alınalı yıllar oluyor çünkü. Sevdiği başka yerde o başka yerde. Vatanı sırtını dönmüş. Bir tanrı var açmış kollarını beklemekte.
Ağlarım ben halime.
Halit İkbal’in yazısını okumadan yakıyor. Daha önce bir heyecanla eline aldığı kağıt parçası mum ışığında yüreğindeki sevdayla yanan ruhu gibi yanıyor gözlerinin önünde. Tanrı’ya yalvarıyor yanına alması için. Kimsesi yok. Ne ana ne baba ne yar.
Eline bu yüzden alıyor silahı, saklambaç oyununda saklanacak ağacı kalmamış çocuk gibi oyundan çıkmak adına ölümü seçiyor. Ne ona yol gösterecek gözler, ne de sürüklenecek hayalleri var elinde.