Yenge avcısı iri kıyım Behlül
Gelelim her türlü boku yiyen tek karakterimiz Behlül’e.. Bihter intihar etmeseydi bu zaten konaktan naş yiyecekti, aynı bu halde saçı sakalı salmış homeless gibi ortalarda dolanacaktı, tüm geçmişindeki insanlar da kendisine sırtını dönecekti çünkü dostu yoktu. Adam yengesine göz dikmekten dostluk ilişkisi kurmadı, anca yatta iç sıç, asalak eğlendir. Büyük ihtimal eskiden zengin bir evin oğlu olduğu için fakir bir semtte kahveye takılan ve kahvedeki amcalar tarafından “yağışıklı bah buraya” diye çağrılan biri olacaktı. Balıkçı fakir kankaları da namussuz, ırz düşmanı, yengesine göz koydu diye kendisine bir balıkçı barakası bile tahsis etmeyecekti. Yani her şekilde orda burda yatan, küçük ve boktan işlerde üç kuruş paraya çalışmak zorunda kalan bir zavallı olarak ispirto içe içe ölüp gidecekti 40-45 yaşlarında. Bihter’e ulaşmaya çalışacak hatta çok içkili bir halde sahilde donuna işemiş halde yatarken uzaktan Bihter’i görecek ve gidip “seni seviyorum” diye sarılmaya çalışacak ve Bihter’den iğrenç bir bakış ve reddediliş görünce “beni yaktın sen de yan” diye Bihter’i boğazlayarak öldürmeye çalışacaktı.
Bihter intihar etmeseydi, Aşk-ı Memnu nasıl olurdu?
1,2K
Önceki gönderi