Sürekli bayılmaktan ve piyanodan hoşlanan Nihal
Bu zaten dizinin başından beri psikolojik sorunları olan şımarık zengin kızı olayını toptan çözmüştü. Nihal her türlü bir psikiyatrik kliniğe yatırılıp tedavi edilecekti ama Behlül kadar şanssız olmayacaktı çünkü her daim “zengin kızı” olmaya devam edecekti. Tedavisi bitince bunu Avrupa’da bir sanat okuluna gönderip piyano eğitimi almasına teşvik edecekti babası. Daha dün sanat aşığı kız gerçi Behlül ile fingirdemeye başladıktan sonra moda bloggerı gibi triplere girdi ama bu olaylardan sonra o karamsar, donuk, mat ruh halini en iyi yine piyano ile geçiştirecekti. Büyük ihtimal de kendi gibi sıkıcı, ruhsuz bir zengin oğlu bulup evlenirdi. Haftasonları Viyana’da müze gezip çocuk yapar, çocuğa da çok yüksek ihtimalle JOHN ADNAN filan diye isim koyardı çünkü bir önceki sülaleniz de İstanbullu ve zengin ise çocuğa yabancı isim koymak gelenektir. Bihter’i takıntı haline getiren Nihal tüm hayatını Bihter olmaya uğraşarak geçirecek ama başaramayacaktı.
Bihter intihar etmeseydi, Aşk-ı Memnu nasıl olurdu?
1,2K
Önceki gönderi