FOX’un yeni dizisi bize, ‘O Hayat Benim’le ‘Bir Mucize Olsun’ dedirtti!
Milliyet Blog’dan Anibal Güleroğlu’nun yazısı:
FOX’un Yeni Dizisini Alkışlıyorum!
Yeni sezon kavramını ortadan kaldıran ekranlarımızdaki dizi trafiğinin yoğunluğu malumunuz. Kanallar her dönem daha da azalmaya başlayan reyting paylarını olabildiğince yüksek tutmak için birbirleriyle yeni yapım yarışına girmiş haldeler. Biri yeni dizi tanıtımına geçmeye görsün… Diğerleri de hemen sıraya diziyorlar sözde yeni projelerini. ‘Sözde’ dedim zira sıkça görünen yüzlerden oluşan ve ‘ekran kadrolusu’ havasını yaratan isimlerin rol aldığı, öyküleriyle de cümle klişeyi bir araya getirmiş işler oluyor çoğu. Dahası bu yoğun dizi üretimi aynı yapım şirketleri, senaristler, yönetmenler tarafından karşılandığından içerikte yenilik kısırlığı çekilmesi ve dizilerin tatsızlaşması kaçınılmazlaşıyor sonuçta.
Anlayacağınız, aslında eskilerden ve birbirlerinden farkı olmayan ama yeni isimle sunuldukları için yeniymiş-farklıymış gibi algılanan seçeneklerle yürütülen bir yarış hüküm sürüyor ekranlarımızda. İşin vahim tarafı, kaliteden ziyade reklam getirisine odaklı bu yarış öylesine hararetli ki, ekrana sürülen yapımların içeriklerinde iyiyle kötü kavramlarının anlam yitirmesi bir yana, mantık denilen şey de tamamıyla dışlanmış durumda. Bu yaklaşım sonucunda da izleyicinin karşısına çıkartılan yapımların büyük bölümü, televizyonlarda yayınlanan dizileri değerlendiren İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Drama ve Oyunculuk Bölüm Başkanı Prof. Mehmet Birkiye’nin ‘Dizilerimizi maalesef zekâ özürlü buluyorum’ sözüyle paralel bir hal alıyorlar. İlaveten bezdiriciliğin ötesine geçen dizi süreleri de izleyici zekâsını küçümsemenin bir başka yansıması olarak gösteriyor kendini.
(yazının devamı için sonraki sayfa linkini tıklayınız)