S: “Ne ölmek nefessiz kalmaktır, ne de yaşamak nefes almaktır.” diyelim mi?
Poyraz: Diyelim, desinler. Denilsin. Ama son olarak bir şeyler denilecekse o da şunlar olsun: İnsan gibi geldiğimiz dünyada insanca yaşayabilelim be! Sevmenin ne muazzam duygu olduğunu her gün en az iki defa diş fırçalarken hatırlayalım. Yalan üzerine tırnağımızın kirini bile atmayalım. Sarıldığımızda, onun kokusunu sinenin her zerresine hapsedelim. Zorla güzellik oldurmayalım. Bunun, burnu bir türlü düzelmiyor diye 15. kez bıçak altına yatan Sibel Hanım’ın yaptığından bir farkı yok! Kimseye değer vermeyin saçmalığına karşı kulağımıza tıka basa pamuk dolduralım. Sevince her milimetresini sevmeyi öğrenelim. Tek hatada silgiyi boşa harcamamayı, hayata dair tükenmez kalem değil; kurşun kalem kullanmayı adet edinelim mesela. Gözyaşını, dünyanın en büyük hazinesiymiş gibi saklamamayı…
Poyraz Karayel dizisinin izleyiciyi çeken duygusallığı üzerine!
314
Önceki gönderi