Hazar Ergüçlü, 17 Ocak 1992 tarihinde Kıbrıs, Lefkoşa’da doğmuştur. Türk dizi ve sinema oyuncusudur.
Adı: Hazar Ergüçlü
Doğum Tarihi: 1 Ocak 1992
Doğum Yeri: Kıbrıs, Lefkoşa
Boyu: 1.70 m.
Kilosu: 56 kilo
Burcu: Oğlak
Göz Rengi: Kahverengi
Saç Rengi: Koyu Kahverengi
Kardeşleri: Yusuf Ergüçlü, Ziya Ergüçlü
Instagram: https://www.instagram.com/hazarerguclu/
Ailesi: Kıbrıs’ta doğup büyüdü. Annesi Kıbrıs Devlet Televizyonu BRT1’in yöneticisi, babası Kıbrıs Gazetesi Genel Yayın Yönetmenidir. İki erkek kardeşi var. Özellikle babası yurtdışında hukuk okumasını istiyordu. “Oyuncu olmama annem destek verdi ama babam kandırması çok zor biridir. O zamanlar oyunculukla ilgili çabama ‘oyalanma’ gözüyle bakıyordu. Oysa ben o arada İngilizce yeterlilik sınavını vermiş, yurt dışındaki üniversitelere başvurumu yapmıştım. Kabuller geldi ama Derviş Zaim’den film teklifi gelince, böylesine bir şeyi reddetmek mümkün olmadı.”
Çocukluk yılları: Çocukluğu köyde, sokakta oyun oynayarak geçti. Anne ve babası çalıştığı için anneannesinin yanında büyüdü. “Hafta sonları hep anneannemin yanındaydım. Bir tavsiye üzerine tiyatroya gitmeye başladım. Çok kolay etkilenen ve kapalı bir çocuktum. Belli etmezdim, çok neşeliydim, arkadaşlarım vardı ama öyle ultra popüler ve beğenilen biri değildim. Kendini kasan, üzen ve hırpalayan bir yapım vardı. Tiyatroya gidince kendimden utanmamayı, sevmeyi, daha iyi ve mutlu biri olmayı öğrendim ve ‘Keşke yaşamım hep böyle olsa’ dedim. 15 yaşımdaydım ve bambaşka bir dünya açıldı önüme. Gazeteci bir anne babanın çocuğu olarak çok da okuyan biri değildim ama tiyatrodan sonra o metinler, yazılanlar bende bir patlama yarattı. Başka bir insan oldum. Bocalama halinden çıktım kendimi buldum.”
Eğitim hayatı: Haliç Üniversitesi Konservatuarı Tiyatro Bölümü’nden mezun oldu.
Hayatının dönüm noktası: Okuldan sonra Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’na gidiyor orada kendini mutlu hissediyordu. Sonra tiyatro okumaya karar verip konservatuar sınavlarına hazırlanmaya başladığı esnada bir gün Derviş Zaim tiyatroya geldi. “Derviş Zaim yeni filmi “Gölgeler ve Suretler” için oyuncu arıyordu. Hocalarım “Sen de gir seçmelere” dediğinde ben seçmenin, bir filmde oynamanın, insanların seni izlemesinin ne olduğunu bilmiyordum. Onun karşısına çıkmadan önce “Ne yapsam, nasıl oynasam beni seçer acaba?” diye çok düşündüm. Tabii o zamanlar kör cahil bir şekilde bir şey istiyorsun ama durumun tam farkında değilsin. Dört kere daha çağırdılar beni. Her seferinde diyorum “Sanırım olmayacak!” Fakat en sonunda “Tamam” dediler. Film çekildi, gala oldu, ışıklar kapandı ve benim için hayat başladı. Derviş Zaim hayatımın dönüm noktalarından biridir. Senarist Ece Yörenç, yapımcı Kerem Çatay, yönetmen Nuri Bilge Ceylan’da öyle.”
Oyunculuğa ilk adım: Derviş Zaim’in yönettiği ‘Gölgeler ve Suretler’ adlı sinema filmiyle profesyonel oyunculuğa adım atmıştır.
Hangi proje ile parladı? 2011 yılında ‘Kuzey Güney’ adlı dizide canlandırdığı ‘Simay Canay’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.
Kişilik özellikleri: Girişken, hedef odaklı, çalışkan.
Sosyal: Boş vakitlerinde arkadaşları ile birlikte vakit geçirmekten hoşlanıyor.
Hobisi: Yoga yapıyor. “Ben hayatım boyunca zorunluluk olan hiçbir şeyi özlemedim. Sabah 10.00’dan önce kalkamayan bir insandım, şimdi sabah 08.00’e ders koyuyorum. Yoganın her oyuncunun yapması gereken bir şey olduğunu söylerlerdi, gerçekten buna başladığım için ne kadar şükretsem az.”
Düşünce yapısı: Popüler kültürün de, bağımsız sinemanın da içinde olmayı seviyor. İdeolojik yaklaşmıyor, ikisinin de dinamiğinden aldığı hazla ilgileniyor. “Ölüp gideceğiz. Kimse için hayat kolay değil, haliyle benim için de kolay değil. Kendini de çok beğenen biri değilim. Ekranlara da ‘Ben güzelim’ iddiasıyla çıkmadım. Tam tersine ‘Bunu nasıl oynarım’mevzusu kabusum oldu, her işte de olur. Birileri zaten görüntümle ilgileniyor. Hiçbir zaman iddialı biri olamadım.”
Mutluluk kaynağı: Nuri Bilge Ceylan ve Derviş Zaim’le çalışma şansı yakalamış olmak.
İlk sinema filmi: Derviş Zaim / Gölgeler ve Suretler
Aşk tanımı: ”Aşkı, yaşamla eş tutarım. Aşk, sadece kişilerle ilintili bir şey değil. Aşk hissetmediğim, heyecan duymadığım günlerin boş geçtiğini düşünürüm. Aşık olduğumda yemek yiyemiyorum, uyuyamıyorum, konuşamıyorum, rahat edemiyorum, kasılıyorum, dilim tutuluyor. Çok şapşal oluyorum. Yürürken bir şeylere çarpıp düşürebiliyorum, etrafı kırıp dökebiliyorum. Hem de öyle sadece yanındayken değil, onu düşündüğüm her an.”
Hayata bakışı: Hata yapmaktan ölesiye korkuyor ama bundan kaçmıyor. “Yüzleşmek benim için yeni bir şey değil. Kendimi risk almamaya çalışan anlarımda yakalayıp yeniden o risk noktasına götürüyorum. Bu işin askeri disiplin gerektirdiğine inanıyorum. Bir şekilde biraz dertli olacak, kafa yoracaksın. Kalbinle ve kendinle hep uğraşacaksın. Yüzleşeceksin! Kim olduğunu, ne olduğunu, kendini bileceksin. Bence yetenek, algınla doğru orantılı. Derinlemesine bakarak her şeyi algılamaya çalışacaksın, hayata karşı kör olmayacak, gözlemleyip şüphe duyacaksın. Bende kendini beğenmeme mirası var. Kendini çok cezalandıran, hatayı sürekli kendinde arayan biriyim. Bu yüzden beni ego kusarken göremeyeceksiniz. İnşallah hayat beni değiştirmez.”
İş hayatına bakışı: Hayatının her saniyesini işine göre koordine ediyor. “Sanıldığı kadar basit bir meslek değil. Hızla yaşlandırıyor. İnsanın kendinden taviz vermesini gerektiren, psikolojik baskısı ağır olan ve fazlaca zaman alıyor. Bir süre sonra, yaşam biçimi haline geliyor. Mesleğimden bağımsız bir an bile düşünemiyorum. Oyunculuğu seçmelerden ayrı düşünmemiz söz konusu değil. Bir insanı yüz yüze tanımakla o insanın fotoğrafına, videosuna hele ki makyajlı bir videosuna bakmak arasında milyarlarca fark var. O projeyi hayata geçirecek insanlar seni bizzat görmek istiyor. Alacaksa projesine seni alacak, senin daha önce sattıklarını değil. Senin ne kadar yetenekli olduğunla ya da daha önce ne gibi önemli projelerde yer aldığınla kimse ilgilenmiyor. Onun işine yarayacak materyal başka. Belki bu zamana kadar ekranda göstermediğin, belki senin bile farkında olmadığın bir özelliğini bulacak? Ayrıca bu, üzerindeki baskıyı ne kadar iyi kontrol edebildiğinle ilgili bir sınav. Ve tabii ki iyi çıkan performanslarda kurgu yapanların ve yönetmenlerin büyük payı var.”
Kariyer planı: Yurtdışına dair kariyer planı var; “Yurt dışına gidip kendimi geliştirip elimden geleni yapacağım. Bedensel ve zihinsel olarak son derece farkında olmak için uğraşacağım. Durmadan deneme çekimlerine gireceğim. Çünkü bu öğretici, dizginleyici ve ders verici. Hayatımla ilgili karar alırken çok ince eleyip sık dokurum. Özellikle iş konusunda oturup bin defa düşünürüm. Olabilecek en kötü her şeyi düşünüp ona göre karar veririm. Ne olur ne olmaz diye her şeyi düşünürüm. Melankolik bir tarafım da var tabii her Türk gibi.”
Gelecek Hayali: Zamanını ayarlayabildiğinde tiyatro yapmak istiyor. “Oyunculukta ve hayatta öğrenmek bitmiyor ki. Bizler de aslında küçük zerrecikler olduğumuz için hiçbir zaman ‘Ben oldum’ diyemiyorsun, sürekli değişiyorsun. Tiyatro yapmayı istiyorum ama bunu yaparken yorgun olmak istemiyorum. Bir diziden çıkıp apar topar kendimi tiyatroya atmak istemiyorum. Tiyatro biliyorum ki beni çok eğitecek.”
Kimlere hayranlık duyar? Orhan Pamuk’a hayran, tüm kitaplarını seviyor. “Onu okurken hikayeyi kovalama isteğiyle birlikte ağırlığı hep hissetmişimdir ama ‘Kafamda Bir Tuhaflık’ benim için olağanüstüydü. Orada her şeye taptım. En minik detaya bile… Hiç kopmadan, ‘Aman buralar geçsin’ demeden okudum.”
Erkekte çekicilik kriteri: Bir erkekte en çok zekadan etkileniyor. “Zarif, ince espri zekası olan erkekler beni etkiler. Kendine güvenen adam severim tabii ki ama erkeklerin büyük bir kısmı kendine güvenme meselesini yanlış anlar ve bundan sık sık bahsederler. Kendilerine hayrandırlar. Gösterdikleriyle oldukları arasında müthiş bir uçurum var. Öyle bir şeyden bahsetmiyorum. Ben kendi gibi olan cool tipleri, kendiyle barışık, mutlu erkekleri severim. Çevresine negatif enerji vermeyecek, aksilik, huysuzluk çıkarmayacak insanlar isterim etrafımda.”
Evde ne yapar? Boş vakitlerinde evde tembellik yapmayı, film izleyip kitap okumayı seviyor.
Hangi filmden etkilendi? ‘Godfather’ ( Baba) serisini defalarca izledi.
TELEVİZYON DİZİLERİ
2018/2020- Hakan: Muhafız/ Zeynep Erman
2017/2018- Hayat Sırları/ Seher Kuzgun
2018- Dudullu Postası/ Melis
2019- The Mallorca Files/ Azra Bolat
2016 Yüksek Sosyete/ Cansu Koran
2015 Analar ve Anneler/ Kader Ayaz
2013 /2015 Medcezir/ Eylül Buluter
2011 /2013 Kuzey Güney/ Simay Canay
SİNEMA FİLMLERİ
2010 Gölgeler ve Suretler /Ruhsar
2012 Açlığa Doymak /Sena
2013 Benim Dünyam /Ayla
2014/ Balık/ Pastanedeki Kız
2016- Dar Elbise
2017 Kar/ Müzzeyen
2018 Gerçek Kesit: Manyak
2018 Ahlat Ağacı/ Hatice
2018- Her Şey Seninle Güzel/ Melisa
ÖDÜLLERİ
18 .Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali / En İyi Kadın Oyuncu Ödülü/Kar
- Altın Portakal Film Festivali / En İyi Kadın Oyuncu Ödülü/Kar
- Altın Objektif Ödülleri / Yılın Dijital Platform Dizisi Kadın Oyuncusu/Hakan: Muhafız