Şimdi elimizi vicdanımıza koyup ‘Adı Efsane-İkinci Devre’nin bu tablosunda yapaylık olup olmadığını sorguladığımızda… Olaya, orta yerden dalmanın bocalaması dışında herhangi bir durum olmadığını söyleyebiliriz. Senaryo da dönüşümünü hiç yadırgatmadan gerçekleştirmiş durumda. İlaveten ‘Adı Efsane-İkinci Devre’yi geçmişten soyutlayarak, yeni bir öykü olarak izlemekte de fayda var diyebiliriz.
SONUÇTA: Tayfa’nın her elemanına yeri geldikçe ağırlık vereceğini umduğum…Şenay Gürler’in başarılı performansından Reyhan karakterinde layıkıyla faydalanılacağına inandığım… Ve gençlikle dramanın başarılı harmanı olarak gördüğüm ‘Adı Efsane-İkinci Devre’nin, kükreklerin veya poz kesenlerin yer aldığı pek çok diziden daha iyi olduğu gerçeğinin altını çizerek koyalım noktamızı.
Anibal GÜLEROĞLU – Milliyet Blog