Başrollerin ünlü isimlerden oluşması da, ancak ilk bölüm için herkesi ekran karşısına çekmeye yarar.Yani ağzımızı sulandırır, o kadar.
Elde tıpkı “Bu Sayılmaz”da olduğu gibi kötü bir senaryo varsa, ünlü oyuncular ancak bir bölümü böyle ite kaka izlettirebilir.
Çok merak ediyorum, mesela yazarken senaristler güldüler mi? Oyuncular okurken eğlendiler mi? Sette çekerken “çok iyi” dediler mi? Senaristler genelde iyi yazdıklarını düşünürler o soruyu hadi geçelim. Peki ya diğerleri? Cevap aslında koca bir “hayır” olmalı. Zira komedi yapacağım iddiası ile yola çıkıp içine gülmece koymayı unutmuş bir iş “Bu Sayılmaz”.
97 dakika boyunca sadece bir sahneye gülümsedim, o da Armağan’ın “ben eve gideyim artık” deyince, Cengiz’in “halay seni bıraksın” demesi oldu.
Nokta…
Mesela Binnur Kaya’ya niye öyle bir rol yazıldı, acaba sevimsiz olsun diye mi? Ben ilk kez kendisini bu kadar itici bir rolde izledim. Derya Şensoy’un oynadığı Cansın rolü ne öyle? Hoş böyle tek tek karakterleri yazarsam sayfalar yetmez.
Bir dede var, mütemadiyen kendini öldürmeye çalışan ve hiç konuşmayan, ona da “eh işte” diyebilirim. Başrol, yan rol bir tane karaktere doğru düzgün komedi namına bir şey yazılmamış. Aslında yazılmadığı da sahneler esnasında oyuncuların replik trafiğindeki duygusuzluktan da anlaşılıyor. Zira diyaloglar akmıyor.Sonra seyirciler niye orada?