• “Buradan bana kaçalım mı?” diyor Ömer. “Sude’ye söz verdim.” diyor Defne. Ne sözü verdin? “Buradan çıkınca eve gideceğim.” diye mi söz verdin? Amcası diyor “Ben bırakırım.”, dili tutuluyor adamın. Oğlum fırsat işte, desene “Ben bırakırım.” yok, trak geldi.
• Şimdiye kadar baş başa yediğiniz romantiğimsi tek yemek var. “Bir de benim elimden ye bakalım risottoyu!” diyor bizim oğlan, zaten Defne risotto ile büyüdü. (yaa, sabır!) Sos adı altında kızın aklına gelen şey, salça kavurup makarnanın üstüne koymak, sen diyorsun “Bilmem ne mantarlı risotto.” O kadar iyi tanıyorsun ki evleneceğin kadını, dilim tutuluyor bazen. Halbuki Defne için risotto, belki de sadece Sinan’ın lakabı, kız tadını bile bilmiyor. Soğan çorbasına tepkisi “pinti” olmuştu Defne’nin, hatırlatırım.
• “Risotto şahane oldu.” diyor Ömer, inceden megaloman bir tavırla. Oğlum bir dur, kız kendi karar versin güzel mi.. Ama kız belli ki şarapla kaktırmış senin risottoyu, şarap bitince fıs. “Yemeğini bitir gidelim.” diyor Ömer, “Tamam benim için bitti gidelim.” diyor Defne. artık nasıl güzel olduysa risotto, kız ne yapacağını şaşırdı sofradan kalkmak için.. (bkz. Şekil 1A)