Ana sayfa Dizi Haberleri Önce Oya, sonra Deniz! Ufak Tefek Cinayetler’den Avlu’ya dizilerdeki kadınlara neler oluyor?

Önce Oya, sonra Deniz! Ufak Tefek Cinayetler’den Avlu’ya dizilerdeki kadınlara neler oluyor?

tarafından zk zk

Önce Oya, sonra Deniz! Ufak Tefek Cinayetler'den Avlu'ya dizilerdeki kadınlara neler oluyor? 7

DENİZ “AVLU”DA KÖPÜRDÜ
Kader insana neler gösterir bilinmez. En umulmadık zamanda öyle oyunlar oynar ki, insanın tüm düzeni tepetaklak olur, asla yapamayacağı işlere bulaşır, hayatı aklının ucuna dahi getirmediği bir hal alır. Tüm bu olan bitende kişinin değil, kaderin rolü vardır. İnsan onun dalgasına kapılıp gider, iyiyken kötü olur bir anda. Hani ‘kader mahkûmu’ derler ya… İşte o hesap. Nasıl ki Star’ın izleyici çeken dizilerinden olan ‘Avlu’daki Deniz karakterinin başına gelenler ve yaşadığı dönüşüm de böylesi bir durum olarak karşımızda.

İçkinin esiri bir kocaya karşı mücadele vererek bu kötü gidişatı sonlandırmaya çalışan Deniz’in evdeki kavga ortamıyla başlangıcını yapan dizi, Deniz’in kızını korumak için hapse girmesiyle gelişmişti. Kızı Ecem’in suçunu üstlenen Deniz, mevcut hapishanelerden çok farklı olmakla birlikte kötülük üreten elebaşlarının varlığıyla bu farkı öteleyen yerde tarafsız kalmak için tüm baskılara göğüs geriyordu. Tek amacı başına gelen bu kötü olayı en hafif şekilde atlatıp bir an önce kızına kavuşmaktı.

Ancak kader içeride de Deniz’in başına çorap örmeye kararlıydı. Sırf küçük bir kızı korumak için çabalarken hiç ilgisi olmayan bir cinayetin ortasında buluverdi kendini. Deniz, çifte yargılamayla mücadele ederken bir yandan da içeride hâkimiyet kurmak isteyen Kudret’in kötülüklerine karşı durmak için çırpındı sürekli. Kudret ile Azra arasında kalan Deniz, ufak çaplı başkaldırılarla günleri kurtarırken bu kez asıl zayıf noktası olan kızı Ecem’in söz dinlemezliği girdi devreye.

Kızının dışarıda güvende olmadığını düşünen ve onun için kaygılanan Deniz haksız değildi. Zira Kudret’in oğlu Alp kancayı takmıştı Ecem’e. Tabii Kudret de Deniz’e hırslanıp Ecem’i parçalanacak av olarak görüyordu. Nitekim gelişmeler Ecem’in aleyhine oldu ve o da annesinin ‘Avlu’suna düşüverdi. İşte Deniz’in asıl dönüşümü de bundan sonra baş gösterdi.

Çocuğunu koruma güdüsüyle kükremeye başlayan ve sessiz iyilik halini, pasifliğini üstünden atan Deniz ‘Avlu’da köpürdü adeta. Ecem’le birlikte hapse giren Merve’ye kafayı takıp kızını kanatları altına almaya çalışan Deniz, uluorta meydan okudu herkese. Fakat iyiliğiyle ortama giren Deniz’in bu kükreyişi kötülerin dünyasında yeterli etkiyi yapamadı. Ecem, anne sözü dinlememenin cezasını çok ağır öderken bundan gayrı kim tutardı Deniz’i? ‘Avlu’nun en kötüsü olmaması için bir sebep var mıydı? Kızının canına kast edilen bir anneden daha tehlikelisi olamayacağına göre Deniz de ‘Avlu’da köpürüp taşacak elbet. Artık bu kötülük süreci orijinaline ne kadar uyacak, bekleyip göreceğiz.

SON SÖZ; Sapla samanın birbirine karışmasına çok müsait olan dizilerin kötüleşen kadınları cephesinde bundan sonra da kayda değer gelişmeler göreceğimiz muhakkak. Hal böyleyken kötülüğü değerlendirirken iyilikle kötülük arasında her daim ince bir çizgi olduğunu, insanların kendileri dışında yaşanan gelişmelerle bu çizgiyi kolayca aşabileceklerini kabul etmemiz, dizi karakterlerini de bu gerçek doğrultusunda yorumlamamız gerektiğini işaret etmek isterim.

Burada önemli olan detaysa, yaşanan dönüşümün sağlam temellere dayanıp dayanmadığı hususu! Şayet iyi olarak tanıdığımız karakterin sonradan sergilediği kötülükler mesnetsiz ve abartılı gelişiyorsa, o takdirde olay amacından sapmış demektir… Tıpkı gerçek yaşamda olduğu gibi. Bunun dışındaki her şey iyilerin kendilerini koruma amacına hizmet eder.

İyilerin, kötüler karşısında her daim galip gelmesi temennisiyle…

Anibal GÜLEROĞLU

[email protected]