263
İlk bölümün ardından kaleme aldığım yazımın finalinde de bu hakikatin tespitini, ‘‘Kimse alınıp gücenmesin. Benzerlik ve yersizliklerle iyice tarumar olan Sevda’nın Bahçesi’nin özü, özgünlükten uzak… ‘Ha Ali Veli, ha Veli Ali’ kıvamında… Taktik de, ‘Bozdur bozdur harca’ mantığında. Harcamasına harca da… Bir çırpıda Aylin’in Bahçesi’ne dönüşen Sevda’nın Bahçesi’nde, Güneş’i Beklerken kafasını yaşatmaya çalışınca, kolaycı taklitlerin orijinallerin yerini asla tutamayacağı gerçeğini de akıldan çıkartma. Hani ‘Seksenler’ misali yaratılan ‘Doksanlar’ın tutmayıp yalan olması gibi. Taktik her zaman işlemiyor sonuçta’’ şeklindeki cümlelerimle yapmıştım zaten.