TelevizyonGazetesi.com / Detay – Koronavirüs salgınından korunma çabası içindeki ünlü isimlerden Songül Öden, instagram hesabından 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü kutlamasında paylaştığı mesajı ile bu hastalığın insanoğlunu nasıl eşitlediğine vurgu yaptı.
Lal Hayal isimli oyunuyla 2 sezondur sahnede fırtınalar estiren Öden, tüm gösteri ve sanat faaliyetlerinin durdurulması sonrasında hayatta kalma dürtüsünün ne kadar önemli hale geldiğini anlattı. Mesajında, her oyuna başlamadan önce mutlaka dua ettiğini ifade eden oyuncu, koronavirüs nedeniyle sahnelerin perde arkasında tüm dünyada kimsenin kalmadığını da hatırlattı.
Öden, “Artık mültecilerle, evsizlerle, gidecek başka bir limanı olmayanlarla aynı geminin içinde olduğu gerçeğinin farkına vardı.. İşte biz tiyatrocular bu empatiyi yaratmak için oynarız oyunlarımızı, hatırlatmak isteriz repliklerin arasına sıkıştırdığımız meramımızı” diyerek de koronavirüsün herkesi nasıl eşit bir noktaya getirdiğinin altını çizdi.
Dünyanın ilacının empati olduğunu da ifade eden Öden’in uzun mesajını haberimizin devamında bulabilirsiniz.
Bu mesaja Özge Özder, Arzum Onan, Bennu Yıldırımlar kalp emojileri ile yanıt verdi.
İşte ünlü oyuncunun bugünkü mesajının tamamı, düzenlemeden paylaşıyoruz:
“Öğrencilik yıllarımdan beri yaptığım bir uğurdur oyun başlamadan önce perdenin arkasından kendimce dua etmek.. bu fotoğrafı da turgay çekmiş biricik dekorcumuz.. Bütün ekibin teker teker adını söylemezsem sanki duam tamamlanmazmış gibi gelir ekibim de bu huyumu bildiğinden 15 dakika önce sahne arkasına gelir .. övünerek söylüyorum ekibim Türkiye gibi ; bu ortak dua ekibinde hristiyan müslüman inançlı inançsız harika bir aileyiz biz, hepimiz biliriz ki oyun güzel olsun kazasız belasız olsun diye dua ederiz ya da iyi dilekler dileriz.. sonra sarılıp sahneye uğurlarlar beni.. şimdi bu #corona belasından tüm dünya sahnede perde arkasında kimse kalmadı , seyircisiz bir oyun bu..üstelik oyun da değil..inançlısı inançsızı farklı olanı, bize benzeyeni benzemeyeni herkes eşitlendi ve ortak bir şey için çabalıyor..”hayatta kalmak ”…insana verilmiş en temel hak için mücadele veriyor…. artık mültecilerle , evsizlerle,gidecek başka bir limanı olmayanlarla aynı geminin içinde olduğu gerçeğinin farkına vardı.. işte biz tiyatrocular bu empatiyi yaratmak için oynarız oyunlarımızı, hatırlatmak isteriz repliklerin arasına sıkıştırdığımız meramımızı… yargılamaya hakkın yok deriz satır aralarında sana benzemeyeni..çoğunlukla da yargılanırız..memnun edemeyiz herkesi..ama işimiz herkesi memnun etmek değil..şimdi dünya bir sahne ve herkes çıplak, çaresiz gidecek başka coğrafya da yok .. çok söylendiği ve çoğunlukla da uygulanmadığı için önemli günlerin klişe cümlesi olsa da benim hep rehberim “ dünyanın ilacı empati” … bu empatiyi yaratmak için çalışan sahne arkasında ve önündeki bütün tiyatro emekçilerinin ve bizi yalnız bırakmayan salonları dolduran kıymetli seyircimizin #27martdünyatiyatrolargününü kutlarım.. #elbetbirgünkavuşacağız “