Dizinin her sahnesine ayrı ayrı yorum yazmayacağım çünkü; yazıda sıkça belirttiğim gibi oldukça klişe sahneler olduğu için şuradan şu olur diyemiyorum.
Didem’in gazıyla tavırlarını yanlış anlayan Murat, son sahnede Hayat’ı hem Doruk’la arasında bir şey olmakla hem de muhbirlikle suçlayınca Hayat da istifa etti. Ama bunun çok uzun süreli bir istifa olmayacağı da çok açık. Zaten fragmandan da anlaşıldığı üzere; Murat hatasını anlamış, Hayat’tan özür diliyordu.
Son olarak yazmadan geçemeyeceğim… Murat’ın şoförü Kerem’in, Hayat’ın arkadaşı İpek’e görür görmez aşık olması ve ‘Biz birbirimizin kaderiyiz’ demeye başlamasının da hiçbir mantığı yoktu. İnsan ilk kez gördüğü birisinden etkilenebilir de, böyle ‘Biz birbirimizin kaderiyiz, Yıllardır bu anı bekliyordum’ filan demez. Bu iki karakterin de ilerleyen bölümlerde çift olacağının sinyallerini o sahnede aldık da, keşke daha anlamlı bir sahne olsaydı. Kerem, İpek’ten daha mantıklı bir şekilde hoşlansaydı ve peşine düşseydi. Böyle hiç inandırıcı durmaz bu iki karakterin hikâyesi. Kerem demişken, geçen hafta Murat’ın taksiye binme konusunda Hayat’a söylediği ‘taksici tanıdık mı’ esprisini bu hafta da Kerem’in yapması iyiydi.
2. bölüm yorumlarım da böyle. Dizi 2. Bölümüyle reytinglerini de önemli bir ölçüde arttırdı. Bu şekilde devam etmesini umuyor, 3. Bölümün ardından görüşmek üzere diyorum…