Ana sayfa Dizi Haberleri Doğduğun Ev Kaderindir felsefesi sorunlu, Engin Hepileri ne kadar da haklı!

Doğduğun Ev Kaderindir felsefesi sorunlu, Engin Hepileri ne kadar da haklı!

tarafından ker_def

TelevizyonGazetesi.com / Detay – 2020 yılının sevilen yapımlarından birisi de Doğduğun Ev Kaderindir dizisi oldu. Pandemi nedeniyle planlanandan daha az bölüm yayınlandı ama izleyiciler bu yapımı sevdi. İbrahim Çelikkol, Demet Özdemir ve Engin Hepileri’nin başrollerinde yer aldığı dizinin ismi de çok dikkat çekiyor.

“Doğduğunuz evin kaderinizde önemli bir yeri vardır.” Dizinin izleyicilere verdiği önemli bir mesaj bu…Ama bu felsefe ne kadar doğru? Yani doğduğumuz ev kaderimiz midir? Ya da böyle mi olmalı?

TV8 ekranında yayınlanan dizi reytingleri ile etkili bir yapım olacağını göstermişti. Demet Özdemir’in dram projesindeki başarısı takdir edildi. İbrahim Çelikkol, her zamanki gibi işini en iyi şekilde yaptı ve gönülleri kazandı.

Doğduğun Ev Kaderindir felsefesi sorunlu, Engin Hepileri ne kadar da haklı! 7

Dizinin bir diğer ismi Engin Hepileri de Faruk karakteri ile hikayesi olan bir adamın duygularını ekranda başarıyla yansıttı. Posta gazetesindeki röportajında Engin Hepileri, “Doğduğumuz ev kaderimiz mi sizce de? Ne kadar belirleyici yaptığımız seçimlerde?” sorusunu yanıtladı.

Oyuncunun bu soruya verdiği yanıt dizinin gelecek bölümlerinin de nasıl olması gerektiğini anlatıyordu. Engin Hepileri bu sözleri senaryodan bağımsız söyledi ama sonuna kadar da haklıydı.

İşte o sözler: “Kişiye göre değişen bir soru bu. Kişiliğiniz bence belirleyici olan. Elbette insan geldiği yeri unutmamalı ama olduğu yerde de saymamalı. Bir hedefiniz olmalı. Kendini 10 yıl sonra nerede göreceğini ve daha da önemlisi çocuklarının doğduğu evi ve hayatı hayal etmelisin, planlamalı ve bunun için çalışmalısın. Elbette kolay değil, hayat herkese adil davranmıyor. Ancak umut etmek, istemek yapmanın her zaman yarısı.”

Dizinin gerçek bir hikayeden esinlenilmesi de önemli bir detay. Engin Hepileri, olmaz denilecek şeylerin gerçek hayatta var olduğunu belirtiyor ve şu sözleriyle de dikkat çekiyor:

Yaşanmışlığı olan bir hikayeyi mi yoksa iyi bir kurguyu oynamak mı oyuncu açısından daha zevkli?

“Karakterin oyuncuya verdiği geri bildirimler belirler bu durumu. Bazen gerçek bir hikaye kurgudan daha ilginç ve akıl almaz olabiliyor. Bizim hikayemizde de “Hadi canım, gerçek hayatta olmaz böyle şeyler” dedirtecek çok unsur var. Ama olmuş işte. Bir kurgudan çok daha şaşırtıcı ve ilgi uyandıran bir hikaye bu.”