◊ Bebek Lucca’da kaç yıl önce müzik çalıyordun?
– 2003-2007 yılları arasında. Lucca’da garsonluk yaptığım şeklinde haberler çıktı ama ben Lucca’nın müzik direktörüydüm. Hoş garsonluk da yapabilirdim, hiç gocunmam ondan da…
◊ Neler çalıyordun?
– Çok geniş bir skala vardı. Caz ve Latin çalıyordum genelde. Ara sıra hareketli şarkılar da katarak duygu geçişleri yakalamaya çalışıyordum.
◊ Hâlâ özel gecelerde, arkadaşlarınla filan buluştuğunda çalar mısın?
– Niyet oluyor da vakit bulamıyorum çok fazla… Şaşırtmayı seviyorum ben. Belli bir ritmi alıp sürdürmeyi değil de şaşırtmayı seviyorum. 32 yaşındayım ve hâlâ kendimi anlamakla ilgili mesai harcıyorum aslında. Belki de bu da onunla ilgilidir… Poyraz’la da oradan bir ortaklığımız var aslında.
◊ Seni Londra’ya sürükleyen neden eğitim miydi?
– İstanbul’daki hayatımdan sıkılmıştım.
◊ Sıkılıp tekrar Londra’ya gidebilirsin o halde?
– Artık o yaşları geçtik. O dönemleri bilirsin; 20’li yaşlar işte… “Şimdi benim hayatım bu mu, bunun için mi doğduk” gibi hepimizin zaman zaman takıldığı sorular beni Londra’ya sürükledi o dönem. Tabii eğitim ön plandaydı ama asıl kendine bir isyandı bu. “Burada doğduğum için hayatımın geri kalanını burada yaşamak zorunda mıyım?” diye sordum kendime. Bir tane hayatım var, şimdi bunu yapmayacaksam ne zaman yapacağım diye düşünmüştüm. Kalktım Londra’ya gittim…