Aslında bu sezon dizi bitseydi, belki bu aldatma hikayesi hiç ortaya çıkmayacaktı. Daha doğrusu böyle bir sahne yazılmayacaktı. Hatta pek çok izleyicinin “Keşke bu sezon bitseydi de mutlu bir şekilde kalsalardı, böyle saçma durumlarla uzatmaya çalışmasalardı” diyecek kadar canının sıkıldığı belli oluyor.
Faruk ve Süreyya aşkına Begüm de bir dönem girmişti ama o durum çok başkaydı. Süreyya’dan önce yaşanmış bitmiş bir olaydı. Ancak Faruk’un, Süreyya 2 ay ortada yok diye hemen bir başkasıyla olması durumu, özellikle kadın izleyenleri çok kırmışa ve kızdırmışa benziyor.
İnsan bu kadar aşıkken birine, nasıl bir başkasıyla olabiliyor diye Faruk’a kızıyorlar. Kafalarında Faruk’u bambaşka bir yere koyarken bir anda “Sen de aynıymışsın tüm erkekler gibi” eleştirilerine maruz bırakıyorlar.
Kimbilir belki senarist de bunu anlatmaya çalıştı ama izleyici anlaşılan İstanbullu Gelin’de Süreyya ve Faruk aşkına başka bir açıdan yaklaşıyor ve bu durumu kabullenemiyor.
İşin en kötü tarafı da “Özrü kabahatinden büyük” dedittirecek bir söz söylüyor Faruk! Gözde ile yaşadığı bir gecelik ilişki için “Sadece bir yara bandıydı” sözü de duyanları dumura uğratıyor!
Bu sözün sakilliği, yaptığı hatayı ya da durumu basitleştirmeye çalışırken, karşısındaki kadını da küçümseyerek Süreyya’ya kendisini affettirmeye çalışan haliyle gerçekten Faruk karakterine de yakışmayacak bir ucuzluktaydı! Hadi Faruk’a bunu yaptırdınız, bu yara bandı yakıştırması nedir? Hakikaten anlamak mümkün değil!
Peki izleyici ‘Yara Bandı’ sözü için neler söyledi? İstanbullu Gelin müdavimlerinin büyük bir korkusu var! Nedir o? İşte detaylar…
(analizin devamı için sonraki sayfayı tıklayınız…)