*Sinan gözleri dolup sesi titreyecek kadar sinirli. Sinirli çünkü hem Ömer’in hırsı yüzünden mağaza işine girdi ve finanse etmekte zorlanıyor, hem de Defne’ye yenilmek istemiyor. Spesifik olarak Defne’ye takmış olmasını çok anlamıyorum açıkçası, iyi ki bi okula gönderdin be aman. Dershanenin tek taksidini yatıran dayı gibi ”seni ben okuttum yeğenim” tribine girme düdük makarnası. Siz de gidin Defne gibi iyi bir cüncor bulun. Bugün de iyi cüncor dedim he, ağzımdan düşmedi. Neyse. Sen böyle hırsları olan bir adam değildin Sinan, bu da Ömer’i gaza getirmek için iyi bir yöntem değil. Bak Ömer hiç Defne onu geçiyor diye hırslanıyor mu? Adam çizemediği için deliriyor. Yarışın dışında kaldığı için. Şimdi git ve sakince o yeleği çıkar Sinan. Zaten o yelekle üniversitenin dört beş kulübüne başkanlık yapan, her genç kızın uzak durması gereken gece kulübü tipi gibisin, ciddi kalamıyorum. Defne bizi yeniyoğğğğğaaaa derken ağzından takma dişin fırlasın istedim, ay ne gülerdik. Atardamar, toplardamar ne varsa gördük, ne sinirlendin be. Boş yapma.
*Uzun zamandır bir dizide duyduğum en heyecan verici, hem oryantal hem modern ki ikisi birbirine tezat mı, oldu mu cümlede onu da bilmiyorum alkjlakjsfl, neyse en güzel müziklerden birini kullanmışlar. Sinan bağırırken başladı, Ömer yavaş yavaş Action Man’e dönüşürken de devam etti. Cam şlaaaaaaks diye indiğinde yerime yapışmıştım. Bu sahne ancak bu kadar güzel kurgulanabilirdi. Tebriks.