Ana sayfa Dizi Haberleri Ufak Tefek Cinayetler dizisinin adı Ufak Tefek Bıkkınlıklar olarak değiştirilse daha iyi olur!

Ufak Tefek Cinayetler dizisinin adı Ufak Tefek Bıkkınlıklar olarak değiştirilse daha iyi olur!

tarafından ker_def

UFAK TEFEK BIKKINLIKLAR

Yanlışları düzeltmek, eksiklikleri giderip daha iyi olabilmek için hataların dosdoğru görülmesi şart. Bu hakikat, özgün işler üretmekten ziyade yabancıların peşine takılan senaryolarla durumu kurtarmayı adet edinen dizi sektörümüz için de geçerli. Şimdi yabancı dizilere bakıyorum da… Çoğunluğu yaratıcı senaryolara, çeşnili içeriklere ve diyaloglara sahip. Buna karşılık bizim dizilerimiz klişe deryası ve birbirinin kopyası. Neden peki?

Tamam. Yapımcılar senaristleri yönlendiriyor, ısmarlama işi içerikler üretme hali mevcut. Peki ya diyaloglar? Karakterlerin hemen her dizide aynı tarz davranmaları, benzer saçmalıklar sergilemeleri de mi ısmarlama işi? Bu olumsuzluk son zamanlarda o denli göze batar hale geldi ki, sanırsınız tek kalemden çıkmış duygusunu yaymakta izleyiciye.

Öte yandan bir dizinin kendi içindeki tutarsızlıklar da diz boyu olmakta. Bakıyorsunuz birkaç bölüm öncesinde sergilenenler unutulmuş, karakter ve yaşadıkları, mantığın alamayacağı biçimde farklılaşmış. Başta bize gösterilen ve anlatılan şeyler devamında tornistan olabiliyor ya da karakterlerin geçmişlerinde yaşadıkları yok sayılıp ilerleyen bölümlerde bambaşka gelişmeler yaratılabiliniyor. Yani bütünlük hak getire. Dolayısıyla dizilerin her bölümünü birbirinden bağımsız ve habersiz kişiler mi yazıyor diye düşünmemek elde değil. Dizicilere sormak istiyorum… El âlemin dizilerinde var mı bu denli hafızayla, zekâyla oynamak?

Kabul ediyorum. Eleştirmek kolay. Sinema filmlerinden dahi uzun bölümler çekmek ve bunlara malzeme yaratmak hiç kolay değil. Hele bir de reyting kaygısıyla kalemler şekilleniyorsa durum daha da zor. Fakat bu zorlukların hiç biri sırf süre doldurmak adına karakterlere takla attırıp tüm değerleri altüst edecek davranışlar yaratma yanlışını bertaraf edemez. ‘Ufak Tefek Cinayetler’in, göz göre göre ‘Ufak Tefek Bıkkınlıklar’ haline getirilmesi de bu çerçevede değerlendirilmesi gereken bir olumsuzluk zaten.

Bu noktada son bölümlerde en çok kafama takılan mantıksızlıklara kısaca değinmek isterim. Mesela senaryonun neden sürekli Merve’yi yüceltmeye başladığına bir türlü anlam veremiyorum. Anladık. Senaryo bu karakterden güç alarak, onun kötülükleri üstünden çatışmacılığını yaratarak ilerlemeye odaklanmış ama… Bunu yaparken niçin mantık tümden göz ardı edilmekte?

(analizin devamı için sonraki sayfa linkine tıklayınız)