Ana sayfa Oyuncu Biyografileri Gökhan Alkan Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

Gökhan Alkan Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

tarafından ker_def

Gökhan Alkan, 8 Aralık 1987 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Türk dizi, sinema ve tiyatro oyuncusu.

Adı: Gökhan Alkan
Doğum Tarihi: 8 Aralık 1987
Doğum Yeri: İstanbul
Boyu: 1.88 m.
Kilosu:   85 kilo
Burcu: Yay
Göz Rengi: Kahverengi
Saç Rengi: Koyu Kahverengi
Instagram: https://www.instagram.com/gokhan_alkan/

Gökhan Alkan Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 9

Ailesi: En büyük gücü ve desteği ailesinden alıyor. Orta halli bir ailede büyüdü. Babası işçi, annesi ev hanımı. “Aileden çok zengin bir adam değilim.  tek başımıza ayakta durmaya çalışan çekirdek bir aileydik, haliyle benim istediğim her şeyi yapıp, olmadı şimdi de bunu yapacağım demek gibi bir şansım hiçbir zaman yoktu. Dünya düzeni, sistem, maddiyat, ekonomi, hayata tutunma kaygısı beni başka okullar okumaya zorladı Bu sebepten dolayı, hayallerimden hiç feragat etmeden başka üniversiteler okudum. Öğretmen artı mühendisim. Biz çok mutlu, huzurlu ve güçlü bir çekirdek aileyiz. Babam ve annem bana en büyük mirası bıraktılar; saygı, sevgi ve samimiyet. Hâlâ da bu değerleri aşılıyorlar.”

Çocukluk yılları: Çocukluğundan itibaren sahnede olmanın, star olmanın hayallerini kurdu. “Sahnede önde olmak için doğmuş olduğuma inanıyorum. Çünkü hiç kimse, ufacık bir çocuğun arabanın arka koltuğuna oturup,‘ben öne oturmam çünkü ben star olacağım, arkada oturmalıyım’ demesini izah edemez. Ufacık çocuksun, ailende rol model alacak kimse yok, nerden çıkardın evladım star olacağım demeyi. Ya da hiçbir fotoğraf karesinde bulunmamaya çalışıp, ileride karşıma saçma sapan bir fotoğraf karesinin çıkmamasını düşünmeyi… Bunlar çocukken iç dünyamda kurguladığım saçma haller, belki de içgüdüsel olarak bir duruş sergilemek.”

Eğitim hayatı: Kocaeli Üniversitesi Otomotiv Teknolejileri Öğretmenliği Lisans ve Anadolu Üniversitesi Dış Ticaret-Pazarlama ön lisans bölümlerini bitirdi.Müjdat Gezen Sanat Merkezinde oyunculuk eğitimi aldı.

Hayatının dönüm noktası: Okul hayatı boyunca müsamerelerde rol aldı. Kocaeli Üniversitesi’nde okurken tiyatro kulübü ile tanıştı. Kız arkadaşının ısrarıyla oyunculuk seçmelerine katıldı.  “Tiyatro kulübünde Alman bir hocamız vardı. Oyunculuk anlayışı komedi zamanlaması üzerineydi. Orada komedi zamanlamasını üzerime ceket gibi giyinmiş bulundum. Dört sene boyunca doğaçlama yaptık. O dönemde bir kız arkadaşım vardı. Kendisi de oyunculuk yapmak istiyormuş. Bana ‘çok istiyorsun, hadi gel bir kursa yazılalım’ dedi. Onun bana kattığı değeri hiç unutamam. Onun bende açtığı fikirle Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nin kursuna yazıldım. Sonra kadrolu oyuncu almak için Müjdat Gezen Sanat Tiyatrosu bir sınav açtı. Bu benim için bulunmaz bir nimetti. Sınava girdim, kız arkadaşımla birlikte hazırlandık, o seçilemedi kısmet olmadı beni seçtiler. Ve ben orada o gün profesyonel tiyatroya, ekmeğimi kazandığım, ilk harçlığımı kazandığım tiyatroya adımımı attım. Oraya adım atmamla da hayatım orası oldu.”

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisiyle başladı.

Hangi proje ile parladı? ‘Kocamın Ailesi’ dizisinde canlandırdığı ‘Tarık’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.

Kişilik özellikleri: Eğlenceli, sıcakkanlı, romantik, disiplinli, azimli.

Kişisel gelişim: Şarkı söylemeyi çok seviyor o yüzden şan dersi alıp kendini bu yönde geliştiriyor.

Gökhan Alkan Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 10

Sosyal: Çocukluğundan beri erken yatıp erken kalkmaya alışık. Gece hayatını sevmiyor. “Özünde gündüz insanıyım ama iş dolayısıyla gece hayatımızın yaratıcılık ve sakinliğinden yararlanma açısından çok önemli bir zaman dilimini kapsıyor. Haliyle gecemi gündüzüme katıp çalışma insanıyım.

Düşünce yapısı: Hayatının omurgasını insan olabilme kaygısı oluşturuyor. Hiçbir zaman; sıfatların,  mesleklerin, gücün, kudretin bir dakika sonra anlamsız olabileceğini aklından çıkarmıyor. Bu şekilde kendisini çok daha rahat hissediyor.

Mutluluk kaynağı:  Sağlıklı olmak, yeni bir ülke ya da şehir görmek, gezmek, tanımak. Yeni yemekler yemek ve yeni insanlarla tanışmak.  Evinde akşamları ailecek çay içip, sohbet etmek en büyük mutluluk nedenleri.

İlk sinema filmi: Mehmet Öztürk/ Defne’nin Bir Mevsimi

Aşka bakışı: Aşkı tutkulu yaşıyor. “Aşk bence, çok disiplinli bir disiplinsizlik hali. Sevgi, dünyanın en zor, en ağır kelimesi. Hele bir de bunu aşk mertebesine çıkarırsan. İnfak etmek lazım. Ne verdin ne istiyorsun diye sorarlar adama. Hayatta lades dediğim tek konu aşk. Çok çılgın bir adam değilim. Her şeyim planlıdır. Hedefleri olan, büyüme arzusu olan insanların disiplinli ve planlı olması lazım ama işte o kalp çarptı mı aklın önüne geçiyor, söz dinlemiyor. Benim de kalbimin çarparak aklımın önüne geçtiği oldu ama bu durum da bana şunu öğretti: aklın egemen olduğu aşk, insana daha çok başarıyı, uzun ilişki ise saygıyı ve sevgiyi getiriyor.”

Hayata bakışı: Doğrularından vazgeçmeden yaşayacağı bir hayatı tercih ediyor. “Bu hayatın gerçekten maddiyatla devam ettiğini hepimiz kabul etmiş durumdayız fakat, bu hayat bir gün geçecek, gidecek, öleceğiz, toprak olacağız. Başka bölümler de okumuş, limon satarım kardeşim diyebilecek derecede kafası rahat olan bir adamım. Doğrularımdan hiç vazgeçmedim. Çünkü doğrular bana özel doğrular değil, evrensel doğrular. Barış, sevgi, saygı, sevgi gibi değerlerin arkasında durunca, ne istediğini bilen bir adam oluyorsun. Zaten bence doğru insan olabilmek, evrensel kuralları hayatının merkezine koyabilmektir. İnsan olmaya çalışıyorum.”

İş hayatına bakışı: Oyunculuk O’nun için ‘yaşamak’ anlamına geliyor.  “Yaşamak çok keyifli, riskli bir yanı yok. Aynı hayatta olduğu gibi durmamız gereken yeri bilirsek yani saygılı olursak risk hayatın içindekiyle eşit. Bu iş, öz güven işi. Yok diyen yalan söyler. ‘Ay benim öz güvenim yok’ diyorsan zaten üçüncü dördüncü adamı oynarsın, ekmeğini kazanmaya devam edersin.Bir tiyatro sahnesinde yüzlerce insan karşında oturuyor ve sen daha yüksekte onlara bir şey sergiliyorsun. Matematiksel olarak, o kalabalığın içerisinde olma olasılığın daha yüksektir. O yüzden, daha yukarıda, o sahnenin ışığı altında bir performans sergiliyorsun. Karşımdaki seyirci veya televizyon başındaki seyirci seyretmek için seni seçmiş. Bu insanın kendine olan inancını arttıran bir şey. Benim kendime güvenim, yaptığım işe inancımla doğru orantılıdır. Doğru yoldan gitmeye, doğru adam olmaya, işime dört elle sarılmaya, haksızlıkların daima karşısında dimdik, eğilmeden durmaya çalıştım. Bu da beni doğru insanlarla karşılaştırdı diyebiliriz.”

Kariyer planı: Oynamayan yani rol kesmeyen, duyguları yaşayan ve yaşatan bir aktör olarak ömrünün sonuna dek bu şekilde var olmak istiyor.  Yarışı kendisiyle, tek hedefi; en iyi olmak.

Kaygıları: Dünyadaki savaşlar en büyük endişe kaynağı. Fantastik bir film kahramanı gibi sihirli güçleri olsa, tüm dünyaya barışın egemen olmasını sağlardı.

Hobisi: Müzik en büyük hobisi, şarkı sözü de yazıyor, “Oyunculuk ve müzik benim iki çiçeğim. İkisini de suluyorum, birbirinde ayırt etmiyorum. Çocukken birkaç kere canlı müzik performansları yaparak, harçlığımı çıkardım. Enstrüman çalmıyorum ama şarkı söylemeyi seviyorum. Yanlış bir düşünce olduğunu biliyorum ama çocuk aklı işte. Çocukken enstrüman çalanlar sahnenin arka tarafında oldukları için ben sahnenin önünde, ışığın altında olmayı hayal ediyordum. Müzik, şuan da oyunculuğumu geliştirdiğim gibi geliştirmekte olduğum bir şey. Şarkı sözleri yazıyorum, kendimce güzel sözler yazıyorum.”

Gökhan Alkan Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 11

Sinirli, üzgün ya da mutsuz olduğu anlarda ne yapar? Hayata ve canlılara karşı saygılı, sabırlı ve sakin bir yaklaşım içinde. Böyle yaşamayı ve yaşatmayı seviyor. Derdi, insan olabilmek. “Bu kavgayı verirken uçlarda olduğum anlarda kol kırılır yen içinde kalır atasözünü hatırlamaya çalışıp yastık, yorgan yumruklamak, alabildiğine fütursuzca koşmak, avazım çıktığı kadar bağırmak gibi yöntemlerim var. Başkasına zarar vermektense kendimle bu işi çözmem gerektiğini düşünenlerdenim. Çünkü insan ne yaparsa kendine yapar. Her şeyi özelimizde yaşayıp, başkalarına yansıtmamalıyız. Bir de 10’a kadar sayma yöntemi var tabii, derin nefes alıp vermek bayağı etkili, aklın çalışması lazım.

En büyük korkusu ne? Kalp kırmak, ah almak, birinin hakkını yemek.

En sevdiği özelliği? Ketumluğu. Gizemli ve tahmin edilebilir olmamak iyidir diye düşünüyor.

En çok görmek istediği ülke/ şehir?Bugüne kadar görmediği her yeri görmek istiyor. “İçinde, önce ülkemizi sonra dünyayı gezme hayali besleyen bir insanım.”

TELEVİZYON DİZİLERİ

2012– Muhteşem Yüzyıl /Şah Tahmasb
2013 – Her şey Yolunda Merkez /Cem Karabey
2013 – Gurbette Aşk Bir Yastıkta /Osman
2014 /2015– Kocamın Ailesi/Tarık
2016/2017 – Seviyor Sevmiyor /Yiğit Balcı
2017/2018 – Kalp Atışı /Ali Asaf Denizoğlu
2019 – Zengin ve Yoksul /Karan
2020- Yasak Elma/ Kerim

SİNEMA FİLMLERİ

2015 – Defne’nin Bir Mevsimi /Ferhat
2016 – Makas /Fatih(TV Filmi)
2017 – Organik Aşk Hikâyeleri /Hasan

TİYATRO OYUNLARI

Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım
Mustafa Kemal’im
Oscar
İstanbul ve Aşk
Karman Çorman

ÖDÜLLERİ

9.Montreal Türk Filmleri Şenliği/ En İyi Film Ödülü / Defne’nin Bir Mevsimi

2016-APAN (Asia Pasific Actors Network) Drama Ödül Töreni/ Asya Pasifik Özel Ödülü